Uzakyol Kaptanı Habib Güner Kara: Orta Doğu’nun kaderi

Uzakyol Kaptanı Habib Güner Kara kaleme aldığı yazıda Manavgat Nehri’nden günde yaklaşık 6 milyon metreküp tatlı suyun denize aktığını belirterek, “Tüm Orta Doğu bölgesinin desalinasyon sistemiyle harcadığı günlük tatlı su miktarı yaklaşık 10 milyon metreküptür. Yani 2 adet Manavgat Nehri aslında tüm ihtiyacı karşılayabilir. Bu projenin neticesinde Manavgat suyu, Orta Doğu’nun barış suyu olabilir” ifadelerini kullandı.

Kaptan Habib Güner Kara’nın yazısı şöyle:

Dünya üretim sıralamasında Çin 1. sırada, ABD 2. sırada, Türkiye 14. sırada ve Suudi Arabistan 21. sırada.

Peki neden Suudi Arabistan Türkiye’nin bile gerisinde?

Coğrafi pozisyon? Arabistan Asya’ya, Afrika’ya ve Avrupa’ya komşu…

İşçi maliyeti? Amerika’da da işçilik maliyetleri ucuz değil ama 2. sıradalar.

Üretim yapabilmek için 4 temel unsura ihtiyaç vardır.

Para: Suudi Arabistan’ın Türkiye’den fakir olduğunu düşünmek komik olur.

Bilgi: Suudi Arabistan gençlerinin çoğu Avrupa ve Amerika’da üniversite okumaktadır ayrıca günümüz bilgi cağında üretim bilgisine ulaşmak hiç zor değildir.

Enerji: Suudi Arabistan’ın petrol – LNG – LPG ve solar enerji kaynakları var.

Türkiye petrol ve doğalgaz ithalatçısı bir ülke ama üretim konusunda hala Suudi Arabistan’ın önünde.

Geriye son unsur kalıyor

Su…

Su bütün kaderi değiştirmektedir.

Tekstil, otomotiv, tarım, plastik… Ne üretmek isterseniz isteyin suya ihtiyacınız vardır.

Eğer Suudi Arabistan’ın su kaynakları güçlü olsaydı, üretim sektörüne yeni ufuklar sunabilirdi.

Şu an üretemediği pek çok ürünü üretebilirdi.

Yeni fabrikalar, yeni iş fırsatları, yeni ihracat rakamları ile sadece Orta Doğu’nun değil, coğrafi konumuyla üretim konusunda dünyanın da kalbi olabilirdi.

Desalination su arıtma sistemleri bu soruna yeterince cevap veremez.

Çünkü zamanla performans düşer, enerji maliyeti vardır, kimyasallar kullanılır ve ters osmos sistemlerinin temini herhangi bir şekilde kısıtlanırsa su arzının güvenliği tehlikeye girer.

Peki Suudi Arabistan’ın üretimdeki kaderi nasıl değişir? Hem de milyar dolar yatırımlar yapmaya ihtiyaç duymadan?

Çözüm:

Suudi Arabistan’ın petrol LNG/LPG yüklerini taşıyan gemiler vardıkları limanlarda bu yükleri tahliye eder ve yapısal bütünlüğü korumak için balast tanklarına tuzlu deniz suyu yükleyerek Suudi Arabistan’a geri döner.

Petrol yükünün alıcısı ülke bu boş seferin parasını da taşıma bedeli olarak öder.

Kısacası petrolü alan ülke, gemi Suudi Arabistan’a tuzlu deniz suyu götürsün diye para öder.

Halbuki bu gemiler boş seferlerinde balast tanklarında tatlı su taşıyabilirler.

Çin, Tayland, Malezya, Hindistan’da denize dökülen pek çok nehir vardır. Ancak bu nehirler açıktan gittiği için pek çok kirletici ile etkilenir ve filtreleme maliyeti oluşur.

Ancak Türkiye’de Manavgat Nehri bu dönüşümün başlangıcı olabilir.

Çünkü Manavgat Nehri dağın içinden kaynak olarak çıktığı için analizlere göre direkt içilebilir kalitededir. Ayrıca Türkiye bu nehrin üzerine filtreleme, pompalama ve depolama tesisi de kurmuştur.

Manavgat Nehri’nden günde yaklaşık 6 milyon metreküp tatlı su denize akmaktadır.

Tüm Orta Doğu bölgesinin desalinasyon sistemiyle harcadığı günlük tatlı su miktarı yaklaşık 10 milyon metreküptür.

Yani 2 adet Manavgat Nehri aslında tüm ihtiyacı karşılayabilir.

Bu projenin neticesinde;

– Manavgat suyu, Orta Doğu’nun barış suyu olabilir,

– LNG-LPG ve petrolün taşıma maliyeti düşer,

– Tatlı su maliyeti düşer,

– Su arzı yetersizliğinden üretilemeyen pek çok ürün tekstil, otomotiv, tarım gibi üretilebilir hale gelir ve yeni fabrikalar, iş imkânları ve ihracat ile yeni ufuklar kazanılır,

– Bu hatta çalışan gemiler sabit hatta çalışacağı için geminin takvimi aylar öncesinden öngörülebilir. Böylelikle hem işletme maliyetleri düşer hem de petrol-LNG-LPG ve tatlı su tedariki güvence altına alınmış olur.

Manavgat Nehri ile başlayan Su-Petrol-LNG/LPG Ticaret Hattı zamanla diğer nehirler ve diğer Orta Doğu limanlarına genişleyerek yeni bir enerji-su segmenti oluşturabilir.

Saygılarımla…

7DENIZ – Haber Linki İçin Tıklayın !
DemirHindi
15 Mayıs 2025 – 12:05