Husi yönetimi altındaki İnsani Yardım Operasyonları Koordinasyon Merkezi (HOCC), Aden Körfezi, Bab el Mendeb Boğazı, Arap Denizi ve Kızıldeniz’den geçen gemilere, “yaptırım uygulanan şirketler” ile ilişkili olmadıkları takdirde güvenli geçiş garantisi veren yeni bir Sıkça Sorulan Sorular (SSS) listesi yayınladı. HOCC, şirketleri gemileri için ücretsiz güvenli geçiş talebinde bulunmaya teşvik ederek, Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi (UNCLOS) parametreleri dahilinde faaliyet gösterdiklerini iddia etti.

Husilerin SSS’sinde, “Gemiler için Güvenli Geçiş Koordinasyon Talebi, Kızıldeniz, Bab el Mendeb, Aden Körfezi ve Arap Denizi’nden gemilerinin güvenli geçişini teyit etmek isteyen (ilan edilen yasağın dışında kalan) gemilere/şirketlere HOCC tarafından sağlanan ücretsiz ve isteğe bağlı bir hizmettir” deniliyor.

Vanguard Tech’in deniz güvenliği uzmanları, yakın zamanda sunulan bu hizmetin resmi ve profesyonel risk değerlendirmelerinin yerine geçmemesi gerektiğini belirtiyor.

Vanguard, bugün müşterilerine gönderdiği uyarıda, “Denizcilik sektörüne yardımcı olmak için tasarlanmış bir bilgi veya danışma platformu olarak sunulsa da, bu hizmet daha çok Husilerin Yemen sularındaki otoritesini meşrulaştırmak ve denizcilikle ilgili anlatıları kendi lehlerine şekillendirmek amacıyla yapılan stratejik bir hamle gibi görünüyor” dedi.

Geçen hafta, Husi milisleri 64 küresel gemi sahibine resmi uyarılar yayınladı. “Ön ceza” uyarıları olarak nitelendirilen bu bildirimlerde, hedef alınan gemi sahipleri İsrail limanlarına uyguladıkları kendi ilan ettikleri ablukayı ihlal etmekle suçlandı ve bu filoların artık “Kızıldeniz, Bab el Mendeb Boğazı, Aden Körfezi ve Umman Denizi’nden geçişlerinin yasak olduğu” ve “ulaşılabilecekleri her yerde” saldırıya uğrayabilecekleri belirtildi .

Bu olay, Husi milislerinin Yunanistan’a ait iki dökme yük gemisi Magic Seas ve Eternity C’yi batırmasından beş hafta sonra gerçekleşti.

Pazartesi günü Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin üst düzey açık oturumunda konuşan IMO genel sekreteri Arsenio Dominguez şunları söyledi: “Jeopolitik gerilimler deniz taşımacılığını aksatıp masum denizciler hayatlarını kaybettiğinde, son zamanlarda Kızıldeniz bölgesinde ve 2024 yılında gördüğümüz gibi, ileriye giden tek yol yapıcı diyalogdur. Deniz güvenliği sadece teknik bir konu değildir, aynı zamanda son derece insani bir konudur.”