Poseidon Denizcilik Genel Müdürü Volkan Altan ile denizcilik sektöründeki başarılı yolculuklarını konuştuk. Altan, işine olan tutkusunu ve titizliğini ” Gece saat üçte bile telefonum çaldığında hemen açarım. Benim personelim de bunu bildiği için, onlar da hazırlıklıdır. Mutlaka herkes hata yapar. Ancak çok iyi bildiğimiz bir işte hata yapmak açıkçası pek kabul edilebilir durmuyor.” sözleriyle ortaya koyuyor. 7/24 hizmet anlayışı, eksiksiz ve hatasız işlem yapabilme kabiliyetleri ve gemileri cezadan kurtaracak kadar hızlı aksiyon alabilmelerinin en büyük artıları olduğunu vurgulayan Altan, kaliteden taviz vermediklerini söylüyor.
Volkan Bey, önce sizi tanıyalım. Sonrasında da Poseidon’un kuruluş hikayesini öğrenerek devam edelim…
Biz aileden denizciyiz. Benim babam da denizciydi. Artık emekli oldu. Ağabeyim de makine mühendisliği okudu. O da denizci oldu. Ben ise sektörün büyük ve yeni kurulan bir firmasında ilk önce şoför olarak, İzmir’de işe başladım. Bu sektöre mutfağından işe girerek adım attım diyebilirim. İzmir, Aliağa’da 5 sene çalıştım. Ardından, kendimi yeterince geliştirdikten sonra İstanbul Tuzla’daki genel müdürlüğe geldim. O firmada da 14 yıl çalıştım. Toplamda 19 senenin sonunda, edindiğimiz bilgi birikimimizi de ortaya koyarak kendi firmamızı kurduk. 6 Ocak 2017’de Poseidon’u kurduk, resmi olarak açılışını yaptık. Piyasanın içinden gelmemiz en büyük avantajımız oldu. Çevre yapmıştık. Kuralları bildiğimiz, işin mutfağından geldiğimiz ve her şeyin içinde olduğumuz, tamiri ve bakımını içinden öğrendiğimiz için başarılı olduk. İlk önce müşterilerimize güven sağladık. O günden bu yana, 8 buçuk yıldır kendimizi geliştirerek bugünlere geldik.
İşinize ve mesleğinize bakış açınız nedir?
Müşterinin memnuniyeti çok önemli. Çok önemli olan bir diğer husus ise hatayı en aza indirebilmek. Bu konuda çok titiz davranıyoruz. Çünkü bu yaptığımız işin bence olmazsa olmazıdır. Diğer taraftan rekabette de bize avantaj kazandırmaktadır. Çoğu personelimiz benim için ‘çok serttir’ der. Lakin, bu sertlikten ziyade hata payını en aza indirmek için işime olan saygımdan gelmektedir. Gece saat üçte bile telefonum çaldığında hemen açarım. Benim personelim de bunu bildiği için, onlar da hazırlıklıdır. Mutlaka herkes hata yapar. Ancak çok iyi bildiğimiz bir işte hata yapmak açıkçası pek kabul edilebilir durmuyor. İşe adım attığımda 22 yaşındaydım, önce şofördüm sonra tüp doldurdum. Bu işin her bir kademesinde çalıştım. Verdiğim hizmetin her bir noktasını biliyorum. Bu yüzden de en iyi hizmeti müşterime sunmak istiyorum. Personelimin hem yaptığı işten keyif almasını hem de maddi ve manevi mutlu olmasını isterim. Bizimle çalışan personelimizin maaşının zamanında ve tam yatması hassasiyet gösterdiğim bir diğer husustur. Maaşının tam zamanında hatta gününde saatinde yatacağına emin olması gerekir. Keza diğer taraftan araçlarımızın bakımı, teknik ekipmanların kusuruz, dijital ekipmanların günce olması şart. Hepsini yıllık yenilemesi yapılır. Sene başında tüm araç filosu yenilenir. Tüm bunlar, iş arkadaşlarımızın konforu, yaptığı işte eksiklik çekmeden en iyiyi sunma imkanına sahip olması içindir. Biz, ilk kurulduğumuz günden bugüne hem sunduğumuz hizmetin eksiksiz olmasına hem de çalıştığımız iş arkadaşlarımızın güven işinde çalışmasına hassas yaklaşmış bir firmayız. Bunca yıldır da bu alanlardan taviz vermedik.
Kurulduğunuz günden bugüne başarılı bir profil çizdiniz ve kısa zamanda sektörün iyileri arasına girdiniz. Bu başarıyı, bu kadar kısa bir sürede elde edeceğinizi tahmin ettiniz mi?
Açıkçası bu kadar hızlı olacağını tahmin edemezdik. Maddi olarak hiçbir desteğimiz yoktu. Biz sadece bilgimizi ve çevremizi kullanarak bugünlere geldik. İlk önce ufak yatırımlarla başladık, ekipmanlar aldık, eğitimlere gittik, yurt dışı eğitimlerine katıldık. Bu iş için belli başlı markaların distribütörlüğünü aldık. Ondan sonra ufak ufak yatırım yaparak önce İtfaiye kısmını kurduk. Ondan sonra can salı ve filika bölümüne geçtik. Sonra ağırlık tonajı… Bu yatırımlarımızın ardından taşınmazlar almaya karar verdik. Kendi dükkanımızı satın aldık. Yatırımlarımızı yaparken kuralları takip ediyoruz. Bu da bize avantaj sağladı.
Biraz teknik servis ekibinizden bahsedelim mi? Uzmanlığı ve sertifikasyon süreçleri hakkında bilgi verir misiniz?
Ekibimizin sektörde yaklaşık 15 yıllık bir tecrübesi var. Ayrıca ekibimizi hem yurt içi hem de yurt dışındaki eğitimlere de göndermekteyiz. Hem can salı hem filika bakımıyla, testiyle ilgili hepsi eğitimli ve sertifikalı. Bu da tabii bizim kalitemizi artırıyor. Gemiye çıktığımızda herhangi bir arıza olduğu zaman direkt müdahale edebiliyoruz. Bu da bir avantaj. Bu işler ne yazık ki sektörde vasıfsız olarak tabir ettiğimiz personelle de yapılıyor. Belki bu fiyat olarak uygun ama herhangi bir aksaklıkta bu sefer armatöre daha büyük masraf çıkartıyor. Çünkü tecrübesiz eleman gidiyor. Biz kuralları devamlı takip eden, kendi içinde eğitimleri olan bir firmayız. Çünkü her yıl kurallar değişiyor ya da güncelleniyor. Bizi bugünlere taşıyan en önemli faktörlerden biridir çalıştığımız iş arkadaşlarımızın hem bilgili hem de tecrübeli olmaları.
Sektördeki rekabet ortamında Poseidon’u farklı kılan en temel unsurlar nelerdir?
Ekip çok önemli ama ben her zaman şunu söylerim: Biz her zaman işimizin başındayız. Direkt biz buradan müdahale ederiz. Ekipleri biz yönlendiriyoruz. Hiçbir şekilde armatörü başka bir personelle muhatap etmiyoruz. A’dan Z’ye işimizin başındayız; araçlardan tutun personelin nerede olduğuna kadar hepsinin takibini yapıyor olmamız zaten en büyük avantajımız. Fiyat konusunda esnek bir yapımız olduğunu söyleyebilirim. Lakin, sunduğumuz kaliteyi göz önünde tutuyoruz. Hatta söyleyebilirim ki verdiğimiz hizmet kalitesi ile fiyatımız göz önünde tutulduğunda çok cazip kaldığımızı belirtebilirim.
Uluslararası üreticilerle olan iş birlikleriniz müşterilere nasıl bir avantaj sağlıyor?
Sektöre görece geç girdiğimiz için bütün Avrupa menşeli olan ürünlerin distribütörlerini kaybettik. Biz de Çin’den başladık. Çin’deki büyük markaların temsilciliklerini aldık. Sonuçta ürünü satmak tabii ki önemli ama arkasında durup servis ağını da geliştirmemiz gerekiyor. Çünkü armatör bir ürünü bizden aldığı zaman bir sene sonraki servisi için, örnek veriyorum, “Avrupa’da yetkili servis istasyonu var mı?” diye soruyor. Bu yüzden ilk önce Çin’in büyük bir markasıyla anlaşma yaptık. Biraz onlarla devam ettik. Şimdi de buradan duyuruyorum, daha kimse bilmiyor. Geçen hafta “LSA” ile servis ve satış anlaşması yaptık. Onu da buradan duyurmak isterim.
Can sağlığı konusunda ciddi yatırımlar yapan bir kuruluşsunuz. Bu sebeple sormak isteriz; bu yatırımlarınızı yaparken ya da sonrasında yaşadığınız sıkıntılar oldu mu?
Ben her yerde bunu dile getiriyorum. Çok fazla, herkese yetki verildi. Bunun bir standardı yok. Bizim şu anda ne Denizcilik Müsteşarlığı’nda ne de klas kuruluşlarında hiçbir şekilde kaliteyi yükseltecek bir çalışma yapılmıyor. Bu bizi çok üzüyor. Çünkü biz büyük bir firmayız. Bizim yeni açılan firmalarla rekabet etmemiz çok zor. Bizde 30 kişi çalışıyor, bunun tabii masrafı ayrı oluyor. Ama üç günde firma kurup, bizim fiyatlarımızın üçte biri, dörtte biri fiyatına veren firmalar var. Bu bizi çok rahatsız ediyor. Sektörün bir standardının olması en başta sektörün kalitesi için önemli. Getirilecek standartlar, merdiven altı diye tabir edilen firmaların çoğunun kapanmasını beraberinde getirecektir. Bu da hizmet kalitesini yükseltecektir. Yoksa bu şekilde devam edilirse, kalitenin kendi başına yükseleceği yok.
Uluslararası bir sektörün parçası olarak 7/24 hizmet anlayışınızı ve İstanbul limanındaki lojistik operasyonlarınızı nasıl yapılandırıyorsunuz?
Hazır ekibimizle 7/24 hizmet veriyoruz. Mesela geçen hafta şöyle bir şey oldu: Dış limandan gemime bir an önce müdahale etmemiz gerekiyordu. 45 dakika içinde gemide hazır olup servisleri ve testleri yaptık. Geminin de vakti yoktu. Hemen çok hızlı müdahale yaptık. Gemiyi ceza yemekten kurtardık. Armatör tarafından da çok iyi karşılandı. Bizzat beni aradılar ve teşekkür ettiler. İşte bu yaptığımız işi iyi yapıyor olmamızın bize sağladığı mutluluk ve gurur. Biliyoruz ki verdiğimiz hizmet 7/24 olmak zorunda. Çünkü gemilerin vakti değerli. Çok önemli. Biz de bu şekilde bu servisleri yaptık, yapmaya da devam ediyoruz. İstanbul ve İstanbul dışı diğer limanlara da gidiyoruz. Onlara gidiş en erken uçakla oluyor. Orada anlaşmalı olduğumuz firmalar var. Oralara da bir an önce, anında müdahale edebiliyoruz. Bu konuda çözüm odaklıyız yaklaşıma sahip olduğumuzu söyleyebilirim.
Önümüzdeki döneme yönelik hedefleriniz nelerdir?
Firmayı kurduğumuz günden bugüne izlediğimiz yol firmamızı ileriye dönük olarak çok borçlandırmamaktır. Bu çizdiğimiz yolda, açıkçası bizi bugünlere taşıyan noktalardan biri. Poseidon olarak 2026’nın sonuna kadar mevcut yapımız ve işleyişimizle kalmak istiyoruz. Bu kararımızda piyasaların etkisi çok büyük. Önümüzü net görmeden, keskin hareketler yapmak istemiyoruz. Ancak ilerleyen süreçte Avrupa’ya açılmayı hedefliyoruz. Şu anda mevcut yapımızla burada kendi ekibimizle müdahale zaten ediyoruz. Yurt dışında ise anlaşmalı olduğumuz firmalar aracılığıyla hizmet sunuyoruz. Esasen aslında dünyanın her yerine hizmet götürebiliyoruz.
7DENIZ – Haber Linki İçin Tıklayın !
DemirHindi
8 Kasım 2025 – 15:22


