Dünyanın en geniş kruvaziyer liman ağlarından birini yöneten Global Ports Holding (GPH), farklı coğrafyalarda terminal projeleriyle sektörde adından söz ettiriyor. GPH Projeler Direktörü David Corbella, şirketin küresel altyapı yatırımlarını ve gelecek vizyonunu değerlendiren bir röportaj gerçekleştirdi. Corbella bu röportajında sektörde standartları yeniden tanımladıklarını dile getirdi.

Corbella, görev tanımının oldukça geniş olduğunu belirterek, proje yönetiminin planlama, tasarım, mühendislik, inşaat ve uzun vadeli işletme süreçlerini kapsadığını belirtti :“Her gün farklı bir dinamikle karşılaşmak bu işin en değerli yanı. Erken konsept geliştirmeden teknik etütlere, detaylı mühendislik çalışmalarından izin süreçlerine, sahadaki uygulamalardan bakım planlamasına kadar tüm aşamaların koordinasyonundan sorumluyum.”

GPH’nin projelerinde hem stratejik hem de operasyonel düzeyde aktif rol aldığını belirten Corbella, teknik tasarımların incelenmesi, mühendislik ekipleriyle koordinasyon, yerel otoritelerle süreç yönetimi ve kalite-güvenlik-sürdürülebilirlik standartlarına uyumun temel öncelikleri arasında olduğunu vurguladı :

“Yerel toplulukların ihtiyaçlarına göre şekillenen projeler”

Corbella, operasyon, ticari ve hukuk birimleriyle birlikte yürütülen çalışmaların, terminal tasarımlarının hem gemi operasyonlarının hem de yolcu deneyiminin gerekliliklerine göre optimize edilmesini sağladığını belirtti. “Bizim için geleceğe hazırlık çok kritik. Dayanıklı, verimli, bakımı kolay ve yolcu konforunu önceleyen yapılar tasarlıyoruz.” diye konuştu.

“Doğru denge başarının anahtarı”

GPH’nin çok farklı coğrafyalarda faaliyet gösterdiğini hatırlatan Corbella, her ülkenin kendi mevzuatına, teknik standartlarına, çevresel koşullarına ve iş kültürüne sahip olduğunu söyledi.

Projelerin başlangıcında mutlaka yerel danışmanlarla, mühendislerle ve kurumlarla çalıştıklarını belirten Corbella, şu değerlendirmede bulundu :

“Yerel uzmanlık bizim için vazgeçilmez. Aynı zamanda, GPH’nin küresel kalite ve sürdürülebilirlik standartlarını da tüm projelere uyguluyoruz. Yerel koşullara uyumla kurumsal standartlarımız arasında doğru dengeyi bulmak, başarılı bir terminal altyapısı geliştirmenin anahtarı.”

Corbella, farklı ülkelerde yürütülen projelerin ortak paydasının “esneklik, dinleme ve yerel bilgiye güven” olduğunu söyledi.

Sürdürülebilirlik hamleleri ve gelecek vizyonu

Global Ports Holding’in (GPH) Projeler Başkanı David Corbella, yürüttükleri altyapı projelerinin küresel ölçekte farklı zorluklar barındırdığını ancak aynı zamanda önemli bir dönüşüm yarattığını belirtiyor. Corbella, şirketin 2017’de 14 olan liman sayısını bugün 33’e çıkaran süreçte hem teknik hem operasyonel açıdan kritik projelere liderlik ettiğini söyledi.

Corbella, işleyişi devam eden bir liman sahasında yürütülen Las Palmas projesini “en karmaşık ama bir o kadar da gurur verici” çalışmalar arasında gösterdi.  Projenin, Avrupa’nın en büyük kruvaziyer terminali Las Palmas’ta inşa edildiğini vurgulayan Corbella, “Terminal tamamlandığında aynı anda beş gemiyi ağırlayabilecek kapasiteye ulaşacak; yeni yolcu köprüleri ve genişletilmiş upland alanlarıyla Avrupa’nın en büyük kruvaziyer terminali niteliğini taşıyacak. Projenin tüm aşamaları, limanın kesintisiz çalışması gözetilerek detaylı faz planlamasıyla yürütülüyor.” dedi.

Antigua’daki iskele

Corbella’nın öne çıkardığı diğer çalışma, Antigua’daki 5. iskele projesi oldu. Pandemi döneminde kısıtlamalar, tedarik gecikmeleri ve adalar arası lojistik nedeniyle zorlaşan süreçte bazı prefabrik elemanlar bir adada üretilip diğerine taşındı. Tüm bu koşullara rağmen proje zamanında ve beklentilerin üzerinde bir kalite ile tamamlandı.

Tarragona’da GPH’nin ilk modüler terminali

Tarragona projesi, GPH içerisinde bir ilki temsil ediyor. Terminal tamamen modüler inşaat ve endüstriyel mimari ile off-site olarak üretildi. Bu yöntem; sahadaki inşaat faaliyetini azalttı, kaza risklerini düşürdü, projenin karbon ayak izini belirgin şekilde küçülttü.

Alicante Terminalinde enerji verimliliği

Alicante’de ise mevcut terminalin yüksek iç sıcaklıkları ve yolcu konforu sorunları nedeniyle yapılan yenileme çalışmaları öne çıkıyor. Terminal; iyileştirilmiş yalıtım, geniş kapsamlı güneş paneli kurulumu, pasif havalandırma tasarımı sayesinde daha düşük enerji tüketen, konfor düzeyi yüksek bir yapıya dönüştürüldü.

Nassau’da geniş kapasiteli bir yolcu yönetim modeli

Nassau’da ise yerel paydaşlarla yapılan yakın işbirliği kritik rol oynadı. Pilotlar, taksi kooperatifleri, güvenlik birimleri ve diğer kullanıcıların görüşleri doğrultusunda proje şekillendi. Sonuç olarak limanda yapılan düzenlemeler, dünyanın en büyük kruvaziyer gemilerini aynı anda kabul edebilecek şekilde 30.000 yolcu/gün kapasitesine ulaşılmasını sağladı. Bu süreçte ne deniz trafiği ne de kara akışı aksadı.

Her projenin merkezi : Sürdürülebilirlik ilkesi

Corbella, GPH projelerinin tüm aşamalarında sürdürülebilirlik kriterlerinin zorunlu bir standart olduğunu vurguladı. Şirketin çevresel öncelikleri arasında ; shore power (kıyı elektriği) altyapısına hazırlık, geniş ölçekli güneş paneli uygulamaları, düşük karbonlu malzemeler, pasif soğutma–doğal havalandırma stratejileri, mevcut altyapının yeniden kullanımı yer alıyor.

Ayrıca terminallerde atık yönetim sistemlerinin modernize edilmesi ve her projenin uzun vadeli karbon etkisinin değerlendirilmesi standart prosedür haline gelmiş durumda.

Yeni limanların portföye eklenme süreci

GPH’nin büyüyen portföyüne yeni limanların eklenmesi sürecinde ilk adım teknik durum tespiti (due diligence) oluyor. Bu aşama ; saha incelemeleri, risk analizleri, paydaş haritalaması, yerel otoriteler ve kullanıcılarla toplantıları
kapsıyor.

Corbella, “Her liman farklıdır; global deneyimimizi yerel uzmanlıkla harmanlamazsak doğru çözümü üretemeyiz.” diyerek ekibin çok disiplinli yapısına dikkat çekti.

“Mühendisliğin sonuçları vatandaşlara hizmet etmeli”

Corbella’ya göre GPH projelerinin en önemli motivasyonu sadece terminal inşa etmek değil; bölgesel ekonomiye katkı sağlayacak, yolcu deneyimini iyileştirecek ve uzun vadeli sosyal fayda yaratacak altyapılar ortaya koymak.

Gelecek dönemde odaklanacakları başlıklar arasında :

Daha yüksek enerji performansı,

Daha düşük çevresel etki,

Geleceğin teknolojilerine uyumlu altyapılar yer alıyor.

Corbella, “Dayanıklı, verimli, kolay işletilen ve çevreye duyarlı yapılar inşa edebildiğimiz sürece kalıcı bir değer bırakmış oluruz.” diyerek projelerin uzun vadeli etkisine işaret etti.

The post Global : “Standartları yeniden tasarlıyoruz” appeared first on Haber Denizde.