Kurulduğu günden bu yana Türk deniz tarihine ait bilgi, belge ve eserlerin korunmasını ve yeni nesillere aktarılmasını sağlayan müzenin tarihçesine ait fotoğraf ve belgelerden oluşan Sebeb-i Seyrü Sefer Sergisi, Deniz Müzesi’nin Kasımpaşa, Dolmabahçe ve Beşiktaş’a uzanan kuruluşundan günümüze kadar 125 yıllık serüvenini ele alıyor. Sergide teşhire sunulan eserler arasında Bahriye Müze ve Kütüphanesine ait 1897-1930 yıllarını kapsayan ilk ziyaret defteri dikkat çekiyor.
Defterin kapağında müze arması ve altında da eski Türkçe ile Bahriye Müze ve Kütüphanesi’ni ziyaret edecek kişilerin kendi el yazılarıyla imzalayacakları bir ziyaret defteri olduğu belirtilmektedir. İlk sayfada Bahriye Nazırı Bozcaadalı Hasan Hüsnü Paşa’nın 21 Ağustos 1897 tarihli el yazısının bulunduğu defterde başka pek çok tarihi ismin imzası yer alıyor.
İLK KOLEKSİYON TERSANE-İ AMİRE’DE
Deniz Müzesi ilk defa Sultan II. Abdülhamid devrinde (1876-1909) Bahriye Nazırı Bozcaadalı Hasan Hüsnü Paşa’nın emriyle Tersane-i Amire’nin Müfreze Komutanlığına ait 3 katlı kagir bir binada kuruldu. Sultan II. Abdülhamid’in 21. tahta çıkış yıl dönümü olan 31 Ağustos 1897 tarihinde ziyarete açılan müzenin kuruluş görevi Miralay Mehmet Hikmet Bey başkanlığında Süleyman Nutkî ve Yüzbaşı Hakkı Bey’e verilmişti.
Müzenin ilk koleksiyonu Tersane-i Amire’deki mağazalar, modelhaneler, sanayi fabrikaları, depolar ve ambarlardaki tarihi eşya, silah, sanat eserleri ve belgelerin bir araya getirilmesiyle oluştu. Önceleri Müzehâne, daha sonra Müze Amirliği ismiyle tanınan Deniz Müzesi, 1897’den I. Dünya Savaşı’nın sonuna kadar Mayın Müfreze Komutanlığı’na ait mayın deposunda ayrımı yapılmamış bir müze deposu halinde teşhire açık kaldı. 1933’de mayın deposuna duyulan ihtiyaç dolayısıyla bina boşaltılarak Tersane içinde bulunan Nakkaşhâne (resim atölyesi) binasına taşındı. 1939 yılına kadar Nakkaşhâne binasında hizmet veren Bahriye Müzesi’nin ismi 1934 yılında Deniz Müzesi olarak değiştirildi.
KADIRGA VE SALTANAT KAYIKLARI MUHAFAZA EDİLDİ
II. Dünya Savaşı yıllarında müze eserleri İstanbul’dan Anadolu’daki çeşitli mekanlara taşınmış, savaşın sona ermesiyle geri getirilen müze koleksiyonu Divanhane’de muhafaza edilmiştir. Daha sonra Dolmabahçe Cami, saray garajı ve kayıkhane müze için kullanılmıştır. Haluk Şehsuvaroğlu’nun müze müdürlüğü esnasında 1948 yılında Dolmabahçe Cami Deniz Müzesi olarak tahsis edildi. Yassıada sürecinde müzede bir oda içinde kurulan haberleşme bürosu zamanla genişleyince müze fonksiyonunu yapamaz hale gelir ve ziyarete kapatılır.
1961’de Dolmabahçe Cami’ndeki müze eşyaları Beşiktaş Vergi Dairesi binasına taşınarak burada tekrar hizmet vermeye başlar. Dolmabahçe Camii ise 1966 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restore edilmesinin ardından 1967’de yeniden ibadete açılır. Deniz Müzesi, 1961 yılında Beşiktaş’taki bugünkü yerine taşınmış, “Deniz Müzesi ve Arşivi Müdürlüğü” adıyla hizmete girmiştir. Bina çeşitli ilavelerle 1971 yılında “Tarihi Kayıklar Galerisi” adı altında müze koleksiyonunda yer alan kadırga ve saltanat kayıklarının muhafaza edilerek sergilendiği galeri olarak kullanılmaya başlandı.
ÇEŞİTLİ KOLEKSİYONUYLA SAYILI MÜZELERDEN BİRİ
Modern müzecilik anlayışına uygun inşa edilen yeni müze binasının teşhir ve tanziminin ardından 4 Ekim 2013’de ziyarete açılmdı. Müzenin Ana Teşhir Binası da kapsamlı bir restorasyon sürecinin ardından yenilenen yüzüyle 2018 yılından itibaren ziyaretçilerini ağırlıyor. İçerdiği koleksiyon çeşitliliği açısından dünyanın sayılı müzelerinden biri olan Deniz Müzesi’nin Çakabey Sergi Salonu’nda açılan Sebeb-i Seyrü Sefer: Müzehane’den Deniz Müzesi’ne Bir Dönüşüm Hikayesi Sergisi 1 Eylül’e kadar ziyaretçilerini bekliyor.
Kaynak: Deniz Haber – https://www.denizhaber.net/istanbul-deniz-muzesi-125-yasini-kutluyor-haber-109155.htm