Ege Denizi’nde son iki gün içinde 100’den fazla depremin meydana gelmesi, Yunanistan’ın Santorini Adası yakınlarında volkanik patlamalar yaşanabileceği endişesine yol açtı. Yunanistan’ın volkan ve deprem uzmanları, Ege Denizi’ndeki son sarsıntılarla ilgili yaptıkları açıklamada, volkan patlaması ihtimalinin “neredeyse sıfır” olduğunu belirtti. Öte yandan; Ege Denizi Santorini Adası civarında meydana gelen deprem fırtınasının Türkiye ve Ege Bölgesi’ne etkisi merak edilirken Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Koray Çetin Önalan, kıyılar için tsunami uyarısında bulundu. Önalan, “Eğer bu tektonizma kaynaklı olup oradaki 1600’lü yıllarda gerçekleşmiş 7.8 büyüklüğündeki bir depreme yol açarsa… Senaryonun biri bu. Böyle bir durumda kıyı bölgelerimiz çok ciddi sıkıntılar yaşar. Ciddi bir tsunamiyle karşı karşıya kalabiliriz” ifadesini kullandı.
En küçüğü 1.3, en büyüğü 4.8
Ege Denizi’nde son iki gün içinde 100’den fazla depremin meydana gelmesi, Yunanistan’ın Santorini adası yakınlarında volkanik patlamalar yaşanabileceği endişesine yol açtı. Yaklaşık 15.000 kişinin yaşadığı Santorini, Helen Yayı olarak bilinen volkanik ada zincirinin parçası. Bölgede Santorini yanardağının yanı sıra Nisyros, Methana ve Milos gibi bir dizi aktif volkan yer alıyor. Ege Denizi’nde 1 Şubat 00:00’dan 3 Şubat 00:00’a kadar en küçüğü 1.3, en büyüğü 4.8 olmak üzere 100’ün üzerinde sarsıntı kaydedildi. Sismik aktivitenin yoğunluğu volkanik aktivite ihtimalini gündeme getirse de uzmanlar bu olasılığı dışlıyor.
Amorgos depremi Türkiye’yi etkiler mi?
Amorgos fayı, 1956’da 7.5 büyüklüğünde bir depreme neden olmuştu. Bu büyük deprem, özellikle Batı Anadolu kıyılarında hissedilmişti. Deprem sonrasında büyük bir tsunami oluşmış ve dalgalar, Yunan adalarını ve Türkiye’nin batı kıyılarını da etkilemişti. Tsunaminin özellikle Rodos, Girit, Samos ve Meis Adaları gibi bölgelerde büyük dalgalara neden olduğu biliniyor. Türkiye’nin kıyı kesimlerinde de dalgalanmalar gözlemlenmiş, ancak büyük bir hasar kaydedilmemişti. Depremin etkileri Türkiye’de hissedilse de ciddi bir yıkıma yol açmamıştı. Ana etki Yunan adalarında olmuş ve 50’den fazla kişi hayatını kaybetmişti.
Öte yandan Prof. Lekkas, söz konusu fayda bu tür büyük bir depremin tekrarlanmasını beklemediklerini söyledi. “Amorgos fayının 1956’da olduğu gibi 7.6 büyüklüğünde bir deprem üretmeyeceği kesin çünkü benzer bir deprem üretmesi için binlerce yıla ihtiyacı var,” diyen bilim insanı Eleftheros Typos gazetesine yaptığı açıklamada şöyle ekledi:
“Ancak biriken enerjinin 5 ila 5.5 büyüklüğünde bir deprem üretme olasılığı var. Tüm bilim insanlarının görüşleri bu konuda birleşiyor.”
Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür ise merkez üssü Ege Denizi olan depremlere ilişkin, Afrika Levhası’nın Anadolu Levhası’nın altına daldığı, Kıbrıs Yayı’ndaki tektonik hareketlilik nedeniyle bölgedeki gerilimin devam ettiğini belirtti.
Depremler Santorini Adası’nın kuzeydoğusunda yoğunlaşıyor
Jeoloji Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Koray Çetin Önalan, “Deprem fırtınalarından bizim beklediğimiz, bu depremlerin küçülerek devam etmesi ve bir süre sonra durması. İlk başlarda bunu bekledik. Ama dördüncü güne giriyoruz. Ne yazık ki devam ediyor. Bunun iki kaynağı olabilir. Birisi, Santorini Adası’nın kuzeydoğusunda aktif bir fay hattı var. Bu fay hattından kaynaklanabilir. İkincisi… Santorini Adası’nın civarındaki volkanik aktivitelerden kaynaklanabilir. Mevcut durumda hala bunun deprem fırtınası olduğunu ve tektonizmadan kaynaklandığını düşünüyoruz. Yunanistan’daki sismologlar da bunun tektonizma kaynaklı olduğunu söylüyor. Türkiye’deki bilim adamlarının bir kısmı bunun volkanik aktivite olduğunu söylüyor. Her ikisinin Türkiye açısından sonuçları olacaktır.
“Türkiye’nin çok büyük bir kısmını etkisi altına alacak volkanik aktiviteyle karşılaşılabilir”
Biz umuyoruz ki bu bir deprem fırtınası olsun, olağan gelişi sonucunda birkaç gün sürsün ve bitsin. Ancak her iki durumu da düşündüğümüzde eğer bu tektonizma kaynaklı olup oradaki 1600’lü yıllarda gerçekleşmiş 7.8 büyüklüğündeki bir depreme yol açarsa… Senaryonun biri bu. Böyle bir durumda kıyı bölgelerimiz çok ciddi sıkıntılar yaşar. Ciddi bir tsunamiyle karşı karşıya kalabiliriz. Kıyılarda alüvyon üzerinde yerleşen yapılarda ciddi hasarlar olabilir. Tsunami tehlikesi deyip geçmeyelim. Burada oluşacak dalgalar, Ege Bölgesi’nin kıyı şeridini sular altında bırakabilir. Türkiye’de kıyı kenar çizgileri hep ihlal edildi. Ne yazık ki böyle bir şey olursa kıyılarımızın istila edilmesinin, yapılaşmaya açılmasının sonuçlarını acı biçimde göreceğiz. İkinci senaryo… Santorini Adası’nın civarındaki volkan veya volkanların harekete geçmesi. Bunun çok daha ciddi ve bölgesel sonuçları olabilir. Sadece Ege Bölgesi’ni değil, Türkiye’nin çok büyük bir kısmını etkisi altına alacak volkanik aktiviteyle karşılaşılabilir. Çünkü bu volkanik aktivite sonucunda atmosfere çok ciddi miktarda gaz ve uçucu malzeme püskürecek. Bunların, orta ve uzun vadede iklim değişikliklerine kadar gidecek sonuçları olabilir. Bu, bütün yaşamı felç edecek bir durum olabilir. Dolayısıyla iki senaryonun da hem Ege Bölgesi hem Türkiye için çok ciddi sonuçları olabilir.” dedi.
The post EGE DENİZİ DEPREMLERİ ANADOLU KIYILARINDA TSUNAMİ YAPAR MI? first appeared on Deniz Kartalı.