IMO’dan yapılan açıklamada, “Gemicilikten kaynaklanan kükürt oksit emisyonlarının azaltılması akciğer kanseri, kardiyovasküler hastalık, felç ve çocukluk astımı oranlarını düşürerek insan sağlığına katkıda bulunur. Asitlenmenin azalması ekinlerin, ormanların ve suda yaşayan türlerin korunmasına yardımcı olduğundan çevre de önemli ölçüde fayda sağlar. Son olarak, bu önlemin gemilerin neden olduğu sis tabakasını azaltarak görünürlüğü artırması ve deniz kazaları riskini azaltması bekleniyor” denildi.
Kuzey ve Baltık Denizi ECA’larının yanı sıra en son kabul edilen Kuzey Atlantik ECA’sının aksine, Akdeniz ECA’sı azot oksitleri içermiyor.
Geçtiğimiz ay Uluslararası Denizcilik Örgütü’nde (IMO) düzenlenen Deniz Çevresini Koruma Komitesi (MEPC) toplantısında dünyanın en büyük ECA’sı üzerinde anlaşmaya varılmıştı.
Yeni Kuzeydoğu Atlantik ECA’sı 2027 yılına kadar Portekiz’den Grönland’a kadar olan kıyı şeridi boyunca uzanacak ve Kuzey Denizi, Baltık Denizi ve Akdeniz’deki mevcut yakın ECA’lara katılacak.
Alman sivil toplum kuruluşu Naturschutzbund Deutschland’da denizcilik uzmanı olarak görev yapan Sönke Diesener, “Neredeyse tüm Avrupa suları yakında emisyon kontrol alanları olacak. Bu uyumlu düzenleme sadece insanlara ve doğaya fayda sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda Avrupa’daki denizcilik endüstrisi için eşit bir oyun alanı sağlıyor” dedi.
7DENIZ – Haber Linki İçin Tıklayın !
DemirHindi
2 Mayıs 2025 – 13:59