2024 yılında aralık ayında kurulan ve 6 Mart itibariye tüm sertifika gerekliliklerini tamamlayarak mürettebat yönetimi ve gemiadamı işe alımı alanında faaliyet göstermeye başlayan QSM Global’in Kurucusu Ebru Kasap, 7DENİZ’e verdiği özel röportajda, şirketin kuruluş amacını ve hedeflerini anlattı. Kasap, özellikle Türk kadın denizcileri başta olmak üzere Türk denizcilerimizin uluslararası şirketlerle buluşmasını sağlamak üzere yola çıktığını ifade etti.

15 yılı aşkın bir süredir sektörde personel yönetimi alanında görev alan Kasap, “Kariyerime bir armatör şirkette personel müdür yardımcısı olarak başladım. Ardından yabancı bir şirkette işe alım müdürlüğü ve sonrasında personel operasyonları müdürlüğü gibi sorumluluklar üstlendim. Uzun yıllar edindiğim bilgi ve tecrübeyi artık kendi markam altında değerlendirme kararı aldım. Eşimin de güçlü desteğiyle QSM Global’i kurduk. Kuruluşumuzun merkezine ‘doğru insan, doğru gemi, doğru iletişim’ prensibini yerleştirdik” diye konuştu.

“Aynı anda bine yakın gemiye destek verdim”

Denizcilik sektörünün dinamiklerine hâkim bir yönetici olarak, özellikle işe alım süreçlerinde geniş bir yelpazeye hitap ettiğini belirten Kasap, “Bugüne kadar aynı anda bine yakın gemiye insan kaynağı desteği sağladım. Gemi tipi ne olursa olsun, pozisyona uygun adayı hızlıca analiz edebilmek ciddi bir deneyim gerektiriyor. Bu anlamda, Türkiye’de en fazla gemi tipinde işe alım yapmış profesyonellerden biri olduğumu rahatlıkla söyleyebilirim. Hangi gemi tipi için hangi adayın uygun olduğu, kafamda her zaman bir bulmacanın parçalarını birleştirmek gibi oldu. Gelen başvurularda, kimin hangi gemiye ya da hangi iş ortağımızın kurum kültürüne daha uygun olacağı gibi etkenleri, zaman kaybetmeden bir yapbozun parçaları gibi hızlıca birleştirebiliyorum. Armatör firmalarda belli sayıda gemi için planlama yapılır. Ben ise çok geniş bir filoya destek verdim ve uzun yıllar çok çeşitli pozisyonlar için işe alım gerçekleştirdim. Hangi gemi için hangi profile ihtiyaç duyulduğunun analizini yapabilmek, bizim işimizde çok önemli. Gelen her başvuruda, bir adayın ne kadar uyumlu olabileceğini satır aralarından anlayabiliyorum” dedi.

Kasap, işe alım alanındaki etkisini sosyal medya üzerinden de hissettirdiğini belirterek, “Seneler öncesinde, Türkiye’de ‘personel departmanı ilan paylaşmamalı’ anlayışının hâkim olduğu bir dönemde ben bunu cesurca yaptım. Yayınladığım ilanlar hem dikkat çekti hem de maaş seviyelerini yukarıya taşıdı. Bu anlamda Türk denizcilerinin ekonomik kazanımlarına dolaylı ama somut bir katkım oldu. Aynı şekilde, Türk denizcilerin global arenada tanınmasına da katkı sunduğumu açıkça söyleyebilirim” ifadelerini kullandı.

“2025’te QSM Global adını daha sık duyacaksınız”

Yeni kurulmuş bir şirket olmalarına rağmen uluslararası düzeyde güçlü temaslar kurduklarını vurgulayan Kasap, “Şu an bir global firmayla anlaşmamızı sağladık, bir diğeriyle de ciddi bir yol katettik. 2025 yılı içerisinde QSM Global’in yeni anlaşmalarıyla daha sık anılacağını öngörüyorum. Hedefimiz büyük ama planlarımız da bir o kadar gerçekçi. Gelişen, dönüşen ve değişimi yöneten bir yapı kurmak istiyoruz” dedi.

Uluslararası bağlantıları sayesinde sektördeki birçok gelişmeye erken erişim sağladığını ifade eden Kasap, bu sayede Türkiye’deki rakiplerinden bir adım önde olduğunu da belirtti.

“Türk denizcilerimizin potansiyeli yüksek, güçlü temsile odaklanmalıyız”

Türk denizcilerin teknik donanım ve operasyonel yeterlilik açısından uluslararası pazarda rekabetçi bir konuma gelmek konusunda gözle görülür bir ilerleme kaydettiğini belirten Kasap, tayfa kadrosuna yönelik tercihlerde ise bazı yapısal faktörlerin etkili olduğunu vurguladı:
“Türkiye’de özellikle tayfa kadrosunda, maaşların diğer milliyetlere göre daha yüksek olması ve yabancı milliyetlerin kontrat sürelerinin daha uzun olması bazı armatörlerimizin farklı ülkelerden personel yönelimine neden olabiliyor. Buna ek olarak, vize kolaylığı da armatörlerin yabancı milliyete yönelmesinde önemli bir etken.

Kasap, “Türk denizcilerimizin bilgi, beceri ve pratik kabiliyeti tartışmasız yüksek. Önemli olan bu gücü doğru yansıtabileceğimiz bir temsil modeli oluşturmak. Gemi üzerindeki profesyonel tutum, ekip içi iletişim ve sürdürülebilir çalışma yaklaşımı bu modelin temel taşları olacaktır” dedi.

Zabit kadrosunda yabancı dil konusunda son yıllarda büyük ilerleme kaydedildiğini belirten Kasap, “Bugün zabit kadromuzun önemli bir bölümü İngilizceyi etkin şekilde kullanabiliyor. Ancak tayfa kadrolarımızda bu konuda hâlâ gelişime açık alanlarımız mevcut. Uluslararası alanda daha güçlü temsil edilebilmemiz için bu noktaların da desteklenmesi gerektiğine inanıyorum” ifadelerini kullandı.

QSM Global’in kurucusu, offshore sektörü ve bu sektördeki kadın istihdamına yönelik de şunları kaydetti: Global ölçekte offshore sektörü oldukça köklü bir geçmişe sahipken, Türkiye için bu alan görece yeni sayılabilecek bir sektör konumunda. Ancak Türk denizciler olarak bu alanda da oldukça hızlı yol kat ettiğimizi memnuniyetle gözlemliyorum. Teknik uyum, öğrenme kabiliyeti ve adaptasyon açısından yüksek bir potansiyele sahibiz. Elbette, sektörün ülkemizde daha da olgunlaşması için zamana ihtiyaç var. Bu süreçte, kadınların da offshore sektöründe daha görünür ve aktif roller üstlenmesini destekliyor, bu alanda kadın istihdamının artırılmasını önemseyerek takip ediyorum.

“Fırsat eşitliği için gerektiğinde pozitif ayrımcılık şart”

Kadınların denizcilikte hâlâ görünürlük mücadelesi verdiğini belirten Kasap, şu değerlendirmelerde bulundu: “Kadınlar hem ofis ortamında hem de gemi üzerinde son derece başarılı roller üstleniyor. Fırsat eşitliğini temel bir hak olarak görüyor, ancak gerektiği durumlarda kadınlara destekleyici pozitif uygulamaların da önemli olduğuna inanıyorum. Kadınlara yönelik sivil toplum yapılanmaları çok değerli. Kadınlarla ilgili birçok dernek var ve her geçen gün bunlara yenileri ekleniyor. Bu gelişmeler gerçekten çok heyecan ve gurur verici. Ancak bir yandan da bu kadar fazla parçalanmışlığın oluşturacağı yankının gücü konusunda bazı endişeler taşıyorum. Bu noktada, sektördeki kadınlar olarak bir araya gelerek sesimizi bir çatı altında mı yoksa farklı kollardan mı daha güçlü duyurabileceğimize birlikte karar verebileceğimize ve bizim için en doğru yolu birlikte belirleyebileceğimize inanıyorum. QSM Global olarak hem karada hem denizde kadın emeğini desteklemeye devam edeceğim.”

“Birbirimize destek olursak hikâyelerimiz başarıyla sonuçlanır”

18 Mayıs Dünya Kadın Denizciler Günü vesilesiyle bir mesaj da paylaşan Ebru Kasap, sözlerini şöyle tamamladı: “Denizcilik sektörü kariyer açısından muazzam fırsatlar sunuyor ama kadınlar için hâlâ zorluklar barındıran bir alan. Hem karada hem denizde kendini kanıtlamaya çalışan ya da kanıtlamış tüm kadınların mücadelesine sonsuz saygı duyuyorum. Hepimizin bir hikâyesi var ve ben inanıyorum ki hikâyelerimiz başarıyla tamamlanacak. Yeter ki o kapıların açılmasında birbirimize destek verelim. O kapılar açıldığında içeriden uzanacak bir el çok kıymetli. Ve bu konuda sektördeki kadınlara faydam dokunursa çok mutlu olacağım. Tüm kadın denizcilerin 18 Mayıs Dünya Kadın Denizciler Günü’nü içtenlikle kutluyorum.”

7DENİZ