NATO’nun Türkiye’deki müze gemileri

Dünyanın çeşitli ülkelerinde, toplamda birkaç yüz kadar müze gemi bulunur. Müze gemiler, tarihî önemleri nedeniyle sergilendikleri ülkelerde birer övünç kaynağı ve millî bilinci perçinleme vasıtasıdırlar. Türkiye’de -benim bildiğim- 8 adet eski savaş gemisi, orijinal hâliyle ve müze gemi olarak halka sergilenmektedir. 1997’de başlayan “müze gemicilik” kurgumuz, -kanımca- hatalı bir başlangıç yaptı ve bu hatalı kurgu, devamlılık kazandı…

Ayrıntısıyla anlatayım…

USS Eversole destroyeri, 1946’da ABD’de inşa edildi. 1973’e kadar, 27 yıl süreyle, kesintisiz olarak ABD Donanması’na hizmet etti. Eskidi, ama ABD, onu hurdalığa atmaya kıyamadı ve Türkiye’ye hibe, yani hediye etti. 1973’ten 1995’e kadar Türk Donanması’nda TCG Gayret adıyla kullanıldı. Millî görevler yapmakla beraber; NATO görevleri, yani ABD çıkarları için de bolca kullanıldı. 1997’de ise, Türkiye’nin “ilk müze gemi”si oldu ve İzmit’te halkın ziyaretine açıldı. Sırf 22 yıl Türk bayrağı taşıdığı için, tek bir perçini bile Türk olmayan, USS Eversole ve TCG Gayret adlarını almış olan bu NATO destroyeri ile gururlanmış ve müzeye dönüştürmüş olduk.

USS Thornback denizaltısı, 1946’da ABD’de inşa edildi. 1971’e kadar, 25 yıl süreyle, kesintisiz olarak ABD Donanması’na hizmet etti. Eskidi, ama ABD, onu hurdalığa atmaya kıyamadı ve ucuz bir fiyat ile Türkiye’ye sattı. 1971’den 2000’e kadar, TCG Uluçalireis adıyla, Türk Donanması’nda kullanıldı. Millî görevler yapmakla beraber; NATO görevleri, yani ABD çıkarları için de bolca kullanıldı. 2001-2022 arasında İstanbul’da Koç Müzesi’nde; 2022’den sonra ise, Çanakkale’de müze gemi olarak kullanıldı ve halka sergilendi. Sırf 29 yıl Türk bayrağı taşıdığı için, tek bir perçini bile Türk olmayan USS Thornback ve TCG Uluçalireis adlarını almış olan bu NATO denizaltısı ile gururlanmış ve müzeye dönüştürmüş olduk.

USS Gudgeon denizaltısı, 1953’te ABD’de inşa edildi. 1983’e kadar, 30 yıl süreyle, kesintisiz olarak ABD Donanması’na hizmet etti. Eskidi, ama ABD, onu hurdalığa atmaya kıyamadı ve ucuz bir fiyat ile Türkiye’ye sattı. 1983’ten 2004’e kadar TCG Hızırreis adıyla Türk Donanması’nda kullanıldı. Millî görevler yapmakla beraber; NATO görevleri, yani ABD çıkarları için de bolca kullanıldı. Aynı yıl müze gemiye dönüştürüldü ve İzmit’te halkın ziyaretine açıldı. Sırf 21 yıl Türk bayrağı taşıdığı için, tek bir perçini bile Türk olmayan, USS Gudgeon ve TCG Hızırreis adlarını almış olan bu NATO denizaltısı ile gururlanmış ve müzeye dönüştürmüş olduk.

Karakol gemisi USS PC-1640, 1964’te ABD’de inşa edildi. 1965’e kadar 1 yıl süreyle ABD Donanması’na hizmet etti. ABD, 1965’te, bu karakol gemisini Türkiye’ye sattı. 1965’ten 2005’e kadar TCG Yarhisar adıyla Türk Donanması’na hizmet etti. 2006’da müze gemiye dönüştürüldü ve Gölcük’te halkın ziyaretine açıldı. Sırf 40 yıl Türk bayrağı taşıdığı için, tek bir perçini bile Türk olmayan, USS PC-1640 ve TCG Yarhisar adlarını almış olan bu NATO karakol gemisi ile gururlanmış ve müzeye dönüştürmüş olduk.

USS Ainworth fırkateyni, 1973’te ABD’de inşa edildi. 1994’e kadar, 21 yıl süreyle, kesintisiz olarak ABD Donanması’na hizmet etti. Eskidi, ama ABD, onu hurdalığa atmaya kıyamadı ve ucuz bir fiyat ile Türkiye’ye kiraladı. 1994’ten 2005’e kadar, TCG Ege adıyla Türk Donanması’nda kullanıldı. Millî görevler yapmakla beraber; NATO görevleri, yani ABD çıkarları için de bolca kullanıldı. 2007’de müze gemiye dönüştürüldü ve İzmir’de halkın ziyaretine açıldı. Sırf 11 yıl Türk bayrağı taşıdığı için, tek bir perçini bile Türk olmayan, USS Ainworth ve TCG Ege adlarını almış olan bu NATO fırkateyni ile gururlanmış ve müzeye dönüştürmüş olduk.

USS Tang denizaltısı, 1951’de ABD’de inşa edildi. 1951’den 1980’e kadar, 29 yıl süreyle, kesintisiz olarak ABD Donanması’na hizmet etti. Eskidi, ama ABD, onu hurdalığa atmaya kıyamadı ve Türkiye’ye sattı. 1980’den 2004’e kadar, TCG Pirireis adıyla Türk Donanması’nda kullanıldı. Millî görevler yapmakla beraber; NATO görevleri, yani ABD çıkarları için de bolca kullanıldı. 2007’de müze gemiye dönüştürüldü ve İzmir’de halkın ziyaretine açıldı. Sırf 24 yıl Türk bayrağı taşıdığı için, tek bir perçini bile Türk olmayan, USS Tang ve TCG Pirireis adlarını almış olan bu NATO denizaltısı ile gururlanmış ve müzeye dönüştürmüş olduk.

Almanya’da inşa edilen TCG Kasırga hücumbotu, satın alındığı 1967’den 2014’e kadar Türk Donanması’na hizmet etti. Millî görevler yapmakla beraber; NATO görevleri, yani ABD çıkarları için de bolca kullanıldı. 2015’te müze gemiye dönüştürüldü ve İzmir’de halkın hizmetine açıldı. Sırf 47 yıl boyunca Türk bayrağı taşıdığı için, tek bir perçini bile Türk olmayan TCG Kasırga adını almış bu NATO hücumbotu ile gururlanmış ve müzeye dönüştürmüş olduk.

Almanya’da inşa edilen TCG Pelikan hücumbotu, satın alındığı 1969’dan 2016’ya kadar Türk Donanması’na hizmet etti. Millî görevler yapmakla beraber; NATO görevleri, yani ABD çıkarları için de bolca kullanıldı. 2020’de müze gemiye dönüştürüldü ve İzmit’te halkın ziyaretine açıldı. Sırf 47 yıl Türk bayrağı taşıdığı için, tek bir perçini bile Türk olmayan TCG Pelikan isimli NATO hücumbotu ile gururlanmış ve müzeye dönüştürmüş olduk.

Yerli ve millî olmayan bu “NATO müze gemiciliği”nden sizce gurur mu, yoksa utanç mı duymalıyım?

Yerli ve millî savunma sanayimizin yükselişe geçtiği bu dönemde;

– 15’inci yüzyılın sonunda, Doğu Akdeniz hâkimiyetini sağlayan yerli ve millî “Göke”lerimiz;

– 16’ncı yüzyılda Akdeniz’in hiçbir yerini boş bırakmayan yerli ve millî kalyete, kadırga ve baştardalarımız;

– İstanbul esnafının 1651’de aralarında para toplayarak inşa ettirdiği yerli ve millî “Uzunçarşı” kalyonumuz;

– Tüm Avrupa’nın 1722’de teknolojisini çalmaya uğraştığı yerli ve millî “üç kantarlı” kalyonumuz;

– 1770’te Cezayirli Gazi Hasan Paşa’nın komuta ettiği yerli ve millî şanlı Burc-u Zafer kalyonumuz;

– İsmail Kalfa’nın tasarlayıp 1798’de inşa ettiği, yerli ve millî Asar-ı Nusret kalyonumuz;

– Mühendis Mehmet Efendi ve Mimar Mehmet Usta’nın tasarlayıp 1828’de inşa ettikleri ve o dönemde dünyanın en büyük savaş gemisi unvanı bulunan, yerli ve millî Mahmudiye kalyonumuz;

– 1848’de hizmete giren ilk yerli ve millî çelik buharlı gemimiz Eser-i Hadid vapurumuzun asıllarına uygun birer örneğini inşa edip “müze gemi” olarak sergilemek yerine, bu yarı millî-yarı NATO gemilerini müzeleştirmek niye? Tarihimizin yerlilik-millîlikleri ile tanınan ve gerçekçi zihinlerin birer “gurur kaynağı” olan ve unutulmaya terk edilmiş bu şanlı gemiler, birer müze gemi olmak için, sıranın artık kendilerine gelmesini “sabırla” bekliyorlar…

Haftaya devam edeceğiz…

Halil Özsaraç