HALİKARNAS BALIKÇISI’NIN MAVİ SÜRGÜN’Ü SUALTINDA

Yokuş başına geldiğinde Bodrum’u göreceksin, sanma ki sen geldiğin gibi gideceksin.
Senden öncekiler de böyleydiler, akıllarını hep Bodrum’da bırakıp gittiler…

Halikarnas Balıkçısı olarak bilinen Cevat Şakir Kabaağaçlı’nin dizelerinde belirttiği gibi Bodrum’u Bodrum yapan giderken belleğinde ve yüreğinizde kalan değerlerdir. 1925 yılında sürgün için geldiği Bodrum’la bütünleştikten sonra Mavi Sürgün tanımlamasını dilimize yerleştiren Halikarnas Balıkçısı’nın mütevazi hayat anlayışını yansıtan bir sergi sualtının derinliklerine indi. Halikarnas Balıkçısı’nın sınırsız özgürlük anlayışını sanatın sınırsızlığıyla birleştiren Bodrumlu 22 seramik/ heykel sanatçının eserleri 5-8 metre derinlikte sergilenmeye başlandı. Tamamı Bodrum’da yaşayan birbirinden farklı disiplinlerde eser üreten 22 sanatçısının atölyelerinde yaptığı eserler dalgıçlar tarafından 5-8 metre derinliğe indirildi. Ülkemizdeki 4 sualtı sergisi içinde doğru yer seçimi ve eserlerin sualtında sunduğu büyüleyici atmosferiyle dikkat çeken Mavi Sürgün Sanat Projesi (Blue Exile Art Project), kente sürgüne gelen bir edebiyatçının sürgünden sanat çıkartabileceğinin kanıtı. Karpuz yerken mutluluğunu gizleyemeyen genç kız, Atina tapınağı, hızlı tüketim alışkanlıkları, doğayla uyumlu yaşamak, kendini yalnız hissetmek, hayalet ağlarda can veren balıklar, düşünen yalnız adam, kadına yönelik şiddet gibi temaların işlendiği 22 heykeli görebilmek için dalgıç olmak şart.

SUALTI FOTOĞRAFLARI: TUNÇ EMRE KARAKOYUNLU

100 yıl öncesine kadar kaçakçıların koyunda sanat

Hayatını Bodrum’da sürdüren ve yelkenli teknelerle Türkiye’yi dolaşan denizci Şule Kükrer’in denizel farkındalık yaratmak ve Bodrum’un marka değerine katkıda bulunmak için tasarladığı Mavi Sürgün Sanat Projesi, ülkemizin en güzel sualtı sergilerinden birine dönüştü. Rotary 2440. Bölge’nin gönüllüsü Şule Kükrer başkanlığında kurulan ilk özel temalı oluşum Mavi Ege Denizi Rotary Kulübü, deniz kültürünü geliştirmek için Bodrum Belediyesi Deniz Müzesi ile işbirliği yaparak hayallerinin peşinden giden insanları denizle daha çok buluşturmayı amaçladı. 100 yıl öncesine kadar Ege Denizi’ndeki Yunan adalarından kaçakçılık yapanların gizlendiği Bodrum açıklarındaki Karaada’nın adıyla meşhur Kaçakçılar Koyu’ndaki serginin açılışını Mavi Sürgün anlayışına yakışır şekilde Bodrum Kaymakamı Bilgehan Bayar, Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, Muğla Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Nadir Yağcı, Deniz Müzesi Müdürü Selen Cambazoğlu dalarak yaptı.

Turkuvaz renkli suların en güzel anlatıcısı Halikarnas Balıkçısı’nın söylediği “Denize dalarken sanki bir aynayı şangır şungur kırar ve altına geçerdim. Parıltılı yeşil bir cennetti” sözlerinin peşinden giden dalgıç heyetinin açtığı sergi için 22 sanatçı ter döktü. Ahmet Hıdır, Bağdagül Demirtürk, Betül Karakaya, Birge Betil, Burcu Karabey, Emine Türk, Esra Sağlık, Güliz Pilge, GülperiPahna Angın, Handan Gaga Kasser, İnci İyibaş, İnci Lakay, İrfan Aydın, İris Noyan Pala, Mehmet Kutlu, Mustafa Canyurt, Nurten Nurlu, Saba Baner, Samet Aygün, Sibel Hepsayar, Tevfik Karagözoğlu, Toprak Sencer’den oluşan sanatçıların “Sular Yükseliyor” temasıyla yaptığı seramik her eserin farklı bir mesajı bulunuyor.

Mitolojik Kahraman Adonis

Bağdagül Demirtürk; “Her sabah yüzümüz yerine yüreğimize bir avuç su serpseydik hala uyanmamış olur muyduk?. Mitolojik kahraman Adonis üzerinden insanın uyanması ve değişimi”

Beyaz sandıktaki ölü mercan resifleri

İnci İyibaş; “Mercanlarımız stres altında, rengarenk mercan resifleri beyazlaşıyor, ölüyorlar”

Endüstrileşen dünya

Birge Betil; Suyun bir bilinci ve hafızası olduğunu savunuyor, ama artık insanın da fark etmesi gerekiyor. Endüstrileşen dünyanın organik yaşamları yok etmesi’

Düşünen yalnız adam

Mehmet Kutlu, “Oturup düşünsek, doğanın kendini yenileme gücünü de öldürebileceğimizi görsek”

Kurbağalar okyanusta yaşarsa

Nurten Nurlu, “Peki küresel ısınmanın dünyayı ve canlıları değiştirmesi sonucu kurbağalar okyanuslarda yaşamaya başlarlarsa ne olur ? Dev okyanus kurbağaları insanları yutar mı?

Karpuz yerken gülümseyen kadın

Mustafa Canyurt, elinde kapuz yiyen bir kadın heykeliyle, “İnsanın hazza ve ihtiraslarına esir olmasına dikkat çekerken insanın öz eleştirisini yapması. Denizin ve tuzlu suyun hastalıklı ruhlarımızı temizlemek, serinliğin ise kalbimizin ferahlatmak dileğiyle”

Çivili dikenleriyle deniz kestanesi

Gülperi Pahna, dikenleri dökülen kestanelere çiviler koyarak tükenişe dikkat çekmiş.

Okyanus Hissi

Burcu Karabey, farkındalık projesiyle “Sualtında gerçekleşen sergi deniz ekosistemine ve habitatına saygı ile yaklaşmak ve okyanus hissiyle hızlı yaşam ve tüketin gibi alışkanlıklarımıza vurgu yapmak istedim”

Geleceğe bakış

Samet Aygün, “Geçmişten geleceğe bakan mercekle deniz canlılarının yüz yıllardır tanıdık olduğu seramik eserlere yorum getirdim”

Mavi bizi çağırdı

Mavi Ege Rotary Kulübü Başkanı Şule Kükrer, “Mavi bir suyun kenarında ve mavi bir gökyüzünün altında yaşıyorsanız, ne siz hayalleri bırakırsınız, ne de hayaller sizin peşinizi. Her şey hayal etmekle başlar derler ya biraz öyle başladı Blue Exile Art Project. Elimde sadece tek ilham kaynağı Bodrum’da benzeri yapılmış Denizi Pişirdik projesi ve sualtı müzelerinin değişmez sanatçısı Jason Cairer de Taylor’un nefis yapıtları vardı. Rotary nin çevre ve sanat projelerine verdiği desteği alarak kafamda uçuşan fikirlerle Bodrum Deniz Müzesi Müdürü Selen Cambazoğlu’nun hayallerime katkı sağlamasıyla mavinin çağırısı ortaya çıktı.” dedi.

“Sualtı kültürüne hizmet edeceğine inanıyoruz”

Bodrum Deniz Müzesi Müdürü Selen Cambazoğlu ise, “Müze faaliyetlerimizde Bodrum yöresinin denizcilik kültürü ve tarihiyle ilgili araştırmalar yapmakta bulunuyor. Projenin her aşamasını düşünüp uygularken, müzemizde koleksiyonu bulunan Halikarnas Balıkçısı’ndan esinlenerek koyduğumuz Blue Exile Art Project adımız gibi derinlerde seyrediyoruz. Bir yandan, öncesinde dalış sektöründe yer almış, eğitmenlik yapmış ve dalış okulu sahibi olan biri olarak, bu sektörün yaşadığı sıkıntıların, verilen emeklerin de bilincinde olarak, bu projeyi ayrı bir ilgiyle sahipleniyorum. Sualtı kültür turizminin ve bilim dalı sualtı arkeolojisinin doğduğu Bodrum’da sanatı sualtına indirmek gurur verdi” dedi.

Dalış okullarıyla sergi gezilebilir

Karada’nın Kaçakçı Koyu’ndaki Mavi Sürgün Sanat Projesi’ni gezebilmek için bir dalış kulübüyle hareket etmek gerekiyor. Bodrum’a 20-25 dakika uçaklıktaki dalış noktasına giriş isminin ününü hak edecek kadar dar ve açıktan görünmeyecek coğrafi özellikte. 26 metre derinlikteki kumda amforalar gözlenirken Kızıldeniz’den gelen istilacı Aslan balıkları, mürenler, vatoz ve orfoz ailelerinin size eşlik etmesi mümkün. Rengarenk süngerlerin arasında izmarit ve karagöz balıklarının yol göstericiliğiyle sualtı sergisindeki eserlere ulaşabilirsiniz. Eserler 5-8 metre derinlikte birbirlerine yakın ve gün ışığından fazlasıyla yararlanılacak şekilde konumlandırılmış.

“Her dalgıcın yaşamak isteyeceği bir atmasfer”

Bir mağarayla doğal festivale dönüşen dalış için Aşkın Diving, AquaproDiving, Blue Escape Diving, Deep Blue Dive Center, Dive Academy Bodrum, Erman Dive Center, Happy Bubbles Dive Center, The Aegean Pro Dive Center ve Turkuaz Dive Center hizmet veriyor. Sergiye 20 Ağustos’a kadar dalınabilecek. Sualtı fotoğraf sanatçısı Tunç Emre Karakoyunlu, ”  Bir an kendimi gerçekten müzede gibi hissettim büyüiendim sonrasını hatırlamıyorum ardı ardına deklanşöre bastım. Öylesine büyüleci bir ortam sunuyor ki heykeller her dalgıcın bu anı yaşamasını isterim. Sulatının yerçekimsiz ortamında sanata yolculuk yapmak isteyenleri bekliyoruz” dedi.

Kaynak: DENIZKARTALI Haber Portalı – https://denizkartali.com/halikarnas-balikcisinin-mavi-surgunu-sualtinda.html