Birinci Dünya Savaşı’nın sonunda yenik ilan edilen Osmanlı İmparatorluğu’nun başkenti İstanbul, yaklaşık 5 yıl işgal altında kalmıştı. 6 Ekim 1923 günü Mirliva Şükrü Naili Paşa komutasındaki Türk askerinin bayram havasında şehre girmesiyle İstanbul’un kurtuluşu 99’nda kutlanıyor. İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Zekeriya Türkmen, “50 bin kişilik işgal kuvvetinin komutanı General Charles Harrington, Anadolu’da başarıları artan Mustafa Kemal ile görüşüp, barışa zorlamayı çok istedi ama başaramadı. İstanbul’un yaklaşık 5 yıllık karanlık dönemi Mustafa Kemal Paşa’nın ‘Geldikleri Gibi Giderler’ öngörüsüyle son buldu” dedi. Öte yandan tarihe geçen sözlerin söylendiği Kartal istimbotun İstanbul’un işgal döneminde çekilen fotoğrafı ilk kez ortaya çıktı. Türkmen, İngiliz General Charles Harrington’ın Atatürk ile Pera Palas’ta görüşmediğinin de altını çizdi.
İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Dr. Öğr. Zekeriya Türkmen
3. Kolordu Komutanı Mirliva Şükrü Naili Paşa komutasındaki Türk askeri giriyor İstanbul’a
Mondros Ateşkes Antlaşması’nı imzalarken İstanbul’u işgal etmeyeceklerini söyleyen İtilaf Devletleri, 13 Kasım 1918 günü 61 gemiden oluşan filoyla şehri işgale başlamıştı. Resmi işgal 16 Mart 1920 tarihinde gerçekleşirken, Lozan Barış Antlaşması’ndaki diplomatik başarı 5 yıllık işgalin 2 Ekim 1923 günü son bulmasını sağlamıştı. 6 Ekim 1923 günü, 3. Kolordu Komutanı Mirliva Şükrü Naili Paşa komutasındaki Türk askerinin İstanbul’a girmesiyle son bulan 5 yıllık işgalin detaylarını, İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Dr. Öğr. Zekeriya Türkmen anlattı.
6 Ekim 1923 günü İstanbul bayramı yaşandı
Mondros Ateşkes Antlaşması’nı imzalarken İstanbul’u işgal etmeyeceklerini söyleyen İtilaf Devletleri, 13 Kasım 1918 günü 61 gemiden oluşan filoyla şehri işgale başlamıştı. Resmi işgal 16 Mart 1920 tarihinde gerçekleşirken Lozan’daki diplomatik başarı, işgalin 2 Ekim 1923 günü General Harrington’un ayrılmasıyla son bulmasını sağlamıştı. 6 Ekim 1923 Cumartesi günü, 3. Kolordu Komutanı Mirliva Şükrü Naili Paşa komutasındaki Türk askeri İstanbul’a girerken, tüm okullar tatil edilmiş, öğrenciler caddelere dizilmişti. Sirkeci’de Türk ordusunu karşılayan heyette şehrin ileri gelenleri bulunmuştu. Gülhane Parkı’na girecek askerlerin tüfeklerine konulmak üzere Kızılay çiçek buketleri dağıtmıştı. İstanbul Belediyesi şeker dağıtırken, İstanbullular adına Vali Haydar Bey askerleri karşılamıştı. Zafer taklarına defne dalları ve mersin yaprakları dizildi. Gayrimüslim ve yabancı vatandaşlar da kutlamalara katılmıştı. Camilerde mevlütler ve hatimler okunmuştu. Kutlamalarda izdiham olmaması için tramvay seferleri iptal edildi, bandolar marş çalarak ilerlemişti. Mirliva Şükrü Naili Paşa’nın Pendik vapuruyla Sirkeci’ye gelmesiyle İstanbul müftüsü dua okumuştu. Tıp fakültesi öğrencileri de Sirkeci’deki yerlerini almıştı. Kurbanlar kesilirken, Müdafayi Hukuk Cemiyeti Türk askerine kavurmalı pilav dağıtmıştı. İstanbul Türk bayraklarıyla kırmızı beyaz renge bürünmüştü. Mirliva Şükrü Naili Paşa, Babiali Caddesi’nde izdiham nedeniyle otomabiliyle güçlükle ilerlemişti.
5 yıllık işgalde yaşananlar
İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Dr. Öğr. Zekeriya Türkmen, 5 yıllık işgal boyunca 50 bin işgalci askerin İstanbul halkını baskıyla korkuttuğunu belirtti. Türkmen, “İşgalci askerlerin onur kırıcı davranışları, kanun tanımaz tavırları Müslüman halkı bezdirdi. İngiliz Generali Maksvel, Beykoz’da verdiği davette Beylerbeyi Sarayı’ndan Sultan Abdülaziz’in tahtını getirtmişti. İngilizler, fethin sembolü Ayasofya’nın Yunanlılara verileceğini söylüyordu. Türk tarihi eserleri, mezar taşları gemilerle Avrupa’ya kaçırıldı. Fatih’in şahi topları Londra’ya götürüldü. Türkleri sevmeyen İngiliz General Charles Harrington, işgal Orduları başkomutanıydı. Ama işgal ordusunda otorite kuramadı. İstanbul’da asayişsizlik, hastalık, yangınlar yaşandı. Anadolu’da başarıları artan Mustafa Kemal Paşa ile görüşmek istedi ama başaramadı.” dedi.
Tarihin unutamayacı kahraman Topkapılı Cambaz Mehmet
Topkapılı Cambaz Mehmet isimli kuvayi milliyecinin İstanbul’un işgalinde yaptıklarına dikkat çeken Türkmen, ” Topkapılı Mehmet, Anadolu’ya silah ve insan kaçırarak direnişe yardım eden Karakol Cemiyeti’nin üyesiydi. Mustafa Kemal Paşa’yla haberleşirdi. Atatürk, Bandırma vapuruna binerken bile O’na güvenmişti. Demir takma adıyla Karakol ve Mim Mim (Müsellah Müdafaa-i Milliye) gurubunda çalışmıştı. İngiliz İstihbarat Yüzbaşısı Bennet’e suikast düzenledi. Hatta General Harrington’un çok sevdiği arabasını kaçırdı ve parçalayıp Anadolu’ya gönderdi. Kahramanlıklarından dolayı İstiklal madalyası aldı, maaşını Kızılay’a bağışladı.” dedi.
Kalpaklı Türk Gülüyor Çünkü Geldikleri Gibi Gidiyorlar
Tarih Araştırmacısı Merhum Atilla Oral’ın büyük emekleriyle yayınlanan Kuvayi Milliye adlı eserde anlatıldığı gibi….
“İşgalciler İstanbul’u terk ediyor.”
Ortadaki kalpaklı Türk komutanı Selahattin Adil Paşa (Neşesi yerinde olan ve devamlı gülümseyen)
Törene katılan işgal kuvvetleri komutanları:
Fransız General Şarpi, İngiliz General harrington ve İtalyan General Monbelli
İşgal boyunca yaklaşık 50 bin işgalci asker vardı
Türkmen, işgal boyunca yaklaşık 50 bin işgalci askerin İstanbul halkını baskıyla korkuttuğunu belirtti. Türkmen, “16 Mart 1920 tarihinde İstanbul’un tamamen işgal edildi. İngilizler önce Şehzadebaşı’ndaki askeri karakolu ardından Harbiye Nezaretini işgal ettiler. Şehzadebaşı Karakolu’nda uyuyan bando erlerinden 6’ı şehit edildi. İşgalci askerlerin onur kırıcı davranışları, kanun tanımaz tavırları Müslüman halkı bezdirdi. Düzenlenen maçlar, balolar ve diğer davetlere mandacı kesim rahatlıkla katılıyordu. Onurlu İstanbulullar sessiz kalıyordu. General Harrington Kupası’nı Fenerbahçe’nin kazanması Türklerin gururunu ve özgüvenini artırmıştı. İngiliz Generali Maksvel, Beykoz’da verdiği davette Beylerbeyi Sarayı’ndan Sultan Abdülaziz’in tahtını getirtmişti. İngilizler, Türkler için fethin sembolü sayılan Ayasofya’nın Yunanlılara verileceğini söylüyordu. Türk tarihi eserleri, mezar taşları İngiliz veya Fransız gemilerine yüklenerek Avrupa’ya kaçırıldı. Fatih’in şahi topları Londra’ya götürüldü. İngiliz General Charles Harrington, İşgal Orduları başkomutanıydı ve Türkleri sevmeyen bir kişiydi. Ama işgal ordusunda tam otorite kuramadı. İstanbul’da asayişsizlik, hastalık, yangınlar yaşandı. Anadolu’da başarıları artan Mustafa Kemal Paşa ile görüşmek istedi ama başaramadı. Sultan Vahdeddin, General Harington’a kaçmak istediğini söyledi ve Malaya zırhlısı ile o dönemde İngiliz sömürgesi olan Malta’ya gönderildi.” dedi.
Tarihin unutamayacağı kahraman Topkapılı Cambaz Mehmet
Topkapılı Cambaz Mehmet isimli kuvayi milliyecinin İstanbul’un işgali sırasında yaptıklarına dikkat çeken Türkmen, ” Topkapılı Mehmet, Anadolu’ya silah ve insan kaçırarak direnişe yardım eden Karakol Cemiyeti’nin üyesiydi. Mustafa Kemal Paşa’yla haberleşirdi. Atatürk, Bandırma vapuruna binerken bile O’na güvenmişti. Demir takma adıyla Karakol ve Mim Mim (Müsellah Müdafaa-i Milliye) gurubunda çalışmıştı.
İngiliz İstihbarat Yüzbaşısı Bennet’e suikast düzenledi. Hatta General Harrington’un çok sevdiği arabasını kaçırdı ve parçalayıp Anadolu’ya gönderdi. Kahramanlıklarından dolayı İstiklal madalyası aldı, maaşını Kızılay’a bağışladı. Lozan Antlaşması’yla İngilizlerin İstanbul’u terk etmeleri gerekiyordu. 2 Ekim’deki geçit töreninde Türk bayrağını selamlayan General Harrington, Yıldırım botuyla Arabic adlı savaş gemisine binerek ülkesine döndü.” dedi.
Mustafa Kemal Paşa’nın öngördüğü ‘Geldikleri Gibi Giderler’
Türkmen, “İngilizlerin, İzmir’in 9 Eylül 1922’de kurtarılmasından sonra şahlanan Türk ordusunu durdurmaları mümkün değildi. Hint Müslümanlarında İngilizlere tepki artıyordu. Britanya başbakanı Lloyd George, iktidardan düşmüş, Yunanistan’da darbe olmuştu. Türk İstiklal Harbi, dünyaya tam bağımsızlık ruhunu yaymıştı. İşgalciler, 2 Ekim 1923’te Dolmabahçe’de Selahatattin Adil Paşa’nın da bulunduğu Türk komuta heyetinin yanındaki Türk bayrağını selamlayarak ve Mustafa Kemal Paşa’nın ‘Geldikleri Gibi Giderler’ öngörüsüyle gittiler. Gençlerin bunu hafızalarına yerleştirmesi gerekir. İstanbul Türk tarihinin özetidir.” şeklinde konuştu.
Türkmen, “İngilizlerin, İzmir’in 9 Eylül 1922’de kurtarılmasından sonra şahlanan Türk ordusunu durdurmaları mümkün değildi. Görüşmek için Refet Paşa’yı kabul ettiler. Hint Müslümanlarında İngilizlere tepki artıyordu. Britanya başbakanı Lloyd George, iktidardan düşmüş, Yunanistan’da darbe olmuştu. Zaten, ‘Fransız ve İtalyanlar İstanbul’da ne işimiz var’ diyorlardı. Türk İstiklal Harbi, dünyaya tam bağımsızlık ruhunu yaymıştı. İşgalciler, 2 Ekim 1923’te Dolmabahçe’de Selahatattin Adil Paşa’nın da bulunduğu Türk komuta heyetinin yanındaki Türk bayrağını selamlayarak ve Mustafa Kemal Paşa’nın ‘Geldikleri Gibi Giderler’ öngörüsüyle gittiler. Gençlerin bunu hatırlaması ve bilinç olarak hafızalarına yerleştirmesi gerekir. İstanbul Türk tarihinin özetidir.” şeklinde konuştu.
TÜRK SANCAĞINI SELAMLAYARAK KOŞAR ADIM MARŞ MARŞ
İngiliz General Charles Harrington’un Pera Palas Oteli’nde Kasım 1918 tarihinde Atatürk ile görüştüğü söylentisinin doğru olmadığını belirten Türkmen, “Harrington, Ekim 1920 tarihinde İstanbul’da müttefik işgal komutanı oldu. Atatürk ise 16 Mayıs 1919’da İstanbul’dan ayrıldıktan sonra uzun yıllar gelmemişti. Fenerbahçe’nin işgal günlerinde kazandığı General Harrington Kupası da tarihe geçmiştir. 29 Haziran 1923 günü Taksim Stadı’nda oynanan maçta İngilizlere karşı Zeki Rıza Sporel’in 2 gölüyle kazanılan maç büyük moral olmuştu” dedi.
Gökhan Karakaş {Milliyet}
DENIZKARTALI Haber Portalı – https://denizkartali.com/bugun-istanbulun-kurtulus-bayrami-geldikleri-gibi-gittiler.html