Gemi Yakıt İkmalcileri Derneği’nin kuruluş amacı neydi?
Gemi Yakıt İkmalcileri Derneği, 1 Haziran 2001 tarihinde kuruldu. Denizcilik alanındaki sektörel dernekler arasında en eskilerden biridir. Derneğin kuruluş amacı, sektördeki standartları belirlemek ve yükseltmek; ayrıca ilgili kamu kurumları nezdinde sektörün gelişimi için aktif rol oynamaktır. Bu amaçla seminerler, konferanslar gibi farkındalık yaratıcı etkinlikler organize ettik. Sektördeki dostlarımızın teveccühüyle kurucu başkanlığı üstlendim ve ilk günden itibaren katkı odaklı, kurumsal bir yapı kurmaya çalıştım. Ancak zamanla bu anlayışın bozulduğunu gördük ve birçok kurucu üyeyle birlikte dernekten ayrıldık.
İlk yıllarda nasıl bir yol izlediniz?
Kurulduğumuzda “bunker” yani gemi yakıt ikmal işi ülkemizde pek tanınmıyordu. Uluslararası alanda da İstanbul’un bir ikmal noktası olarak bilinilirliği zayıftı. Bu algıyı değiştirmek adına ilk işimiz uluslararası bir konferans düzenlemek oldu. 2002 yılında Çırağan Sarayı’nda ilk İstanbul Bunker Konferansı’nı gerçekleştirdik. Çok büyük ilgi gördü. O gün bugündür konferans, sektörde heyecanla beklenen bir marka haline geldi. Konferansın ardından, dernek olarak kamu kurumlarıyla yakın çalışmalar yürüttük. Örneğin, Petrol Kanunu hazırlanırken EPDK bizimle çalıştı. Tanker Yönetmeliği sürecinde de aktif yer aldık. Sektörün mihenk taşı haline geldik diyebilirim.
Deniz Ticaret Odası’ndaki yeriniz de bu sürecin bir parçası mıydı?
Evet, daha önce farklı tedarik alanlarını içine alan kalabalık bir grup içerisindeydik. Ancak ısrarlı çalışmalarımız sonucunda müstakil olarak “13 No’lu Gemi Akaryakıt İkmal ve Sağlama Faaliyetleri Meslek Komitesi” olduk. Deniz Ticaret Odası’nda Meclis Üyeliği, Meslek Komitesi Başkanlığı, Hesap İşleri Kurulu ve Yönetim Kurulu Yedek Üyeliği gibi görevlerde bulundum. Bu temsil sektörel sorunların çözümüne katkı sağladı.
Peki derneğin yeniden yapılanma süreci neden ve nasıl gerçekleşti?
Sektördeki değişimi gören ve derneğin bir süredir atıl kaldığını düşünen arkadaşlarla Kasım 2024’te bir araya geldik. 75 kişilik bir toplantı yaptık, bir anda kendimi kürsüde buldum. 12 Aralık 2024’te olağanüstü genel kurulla göreve geldik. Çok güçlü bir yönetim kurulu oluşturduk. Seçimden sadece bir hafta sonra 19 Aralık 2024’te konferansı ilan ettik.
Kadınların detaycılığı ve zarafeti bu organizasyona da yansıdı; üç değerli meslektaşımız – Burcu Meşelik, Zeynep Bayar ve Yeşim Muhtaroğlu – konferans komitesinde inanılmaz bir emek veriyorlar. Sponsorluklar üyelerimiz tarafından 23 dakikada tamamlandı! Yurt dışından gelen yoğun ilgi de bizi ayrıca motive etti. Konferans detayları www.istanbulbunkerconference.com adresinde yer alıyor.
İstanbul bugün dünyanın en güvenilir bunker limanlarından biri olarak gösteriliyor. Bu noktaya nasıl gelindi?
Bu başarı kendiliğinden olmadı. Hem kamu otoriteleriyle çok şeffaf ve samimi ilişkiler kurduk, hem de sektörün ülkeye döviz girdisi, istihdam katkısı gibi yönlerini sürekli anlattık. İstanbul’da yakıt alan gemilerin aynı zamanda kumanya, parça, yağ gibi diğer tedariklerini de buradan sağlaması, birçok sektörü etkileyen zincir faydalar oluşturdu. Bugün İstanbul, Akdeniz, Ege ve Karadeniz’de en çok gemiye yakıt ikmali yapan nokta. Miktar olarak ise ikinci sıradayız.
Türkiye’nin küresel bunker pazarındaki konumu nedir?
Dünya genelinde yıllık yaklaşık 250 milyon ton bunker yakıtı satılıyor. Bunun 50 milyon tonu Singapur’da gerçekleşiyor. Akdeniz’de ise yıllık 21 milyon ton civarında bir pazar var. Türkiye olarak 2018 yılında 3 milyon ton yakıt satarak %15 gibi bir pay aldık. Bu oran, özellikle geçiş yapan gemi sayısı, tonajı ve rotaları dikkate alındığında oldukça yüksek. Türkiye, hizmet kalitesi, güvenilirliği ve hız açısından bölgenin öne çıkan noktası. Rusya, Ukrayna, Yunanistan, İsrail, Mısır ve İtalya gibi ülkeleri geride bırakıyoruz.
Pandemi ve küresel gelişmeler sektörü nasıl etkiledi?
2020’de yürürlüğe giren %0.5 kükürt sınırı (global cap) önemli bir değişimdi. Türkiye’de bu yakıtın yerli üretimi yapılamadığı için dışa bağımlılık arttı. Lojistik maliyetleri yükseldi. Ancak tüm bu zorluklara rağmen 2.2–2.5 milyon tonun altına düşmemek çok büyük bir başarı.
Gelelim 9. İstanbul Bunker Konferansı’na. Ana gündem ne olacak?
Konferansımız 25–27 Mayıs 2025 tarihlerinde gerçekleşecek. En önemli gündem maddesi, 1 Mayıs 2025 itibariyle Akdeniz’in SoX ECA (Kükürt Emisyon Kontrol Alanı) ilan edilmesi. Bu durum %0.1 kükürt içeren yakıt kullanımını zorunlu hale getiriyor. Konferansta bu değişimin teknik, operasyonel ve ticari boyutları ele alınacak.
Ayrıca karbon emisyonlarını azaltma hedefleri, Avrupa Birliği uygulamaları, alternatif yakıtlar ve biyoyakıtlar gibi konular da masada olacak. Konferansın sıcak ve samimi atmosferi, sosyal etkinlikleriyle de öne çıkıyor. Boğaz turumuz, Galataport ziyareti, Çırağan’daki açılış ve Rahmi Koç Müzesi’ndeki gala yemeği ile hem teknik hem kültürel açıdan çok zengin bir program olacak.
IBIA’da konferansın stratejik partneri olarak yer alıyor değil mi?
Evet. Ben 2002–2022 arasında 20 yıl IBIA (International Bunker Industry Association) Yönetim Kurulu’nda görev aldım. İstanbul’da 2020 yılında IBIA Convention’a ev sahipliği yaptık. Katılımcılar açısından IBIA tarihinin en görkemli etkinliklerinden biri olmuştu. 2025 yılında da yine büyük bir değişimin eşiğinde bu konferansı kendimiz organize ediyoruz. IBIA Başkanı açılış konuşmasını yapacak. Bu da bize büyük onur veriyor.
Son olarak, sektör için ne söylemek istersiniz?
Bu sektör, ülkemize çok yüksek katma değer sağlıyor. Güvenilirlik, kalite ve organizasyonel yetkinliğimizle dünya denizciliğinde güçlü bir yer edindik. Bu konferans da sadece bir etkinlik değil, Türkiye’nin sektördeki vizyonunun ve liderliğinin göstergesi olacak. Hep birlikte daha ileriye taşıyacağımıza inancım tam.
Kaynak: 7DENİZ DERGİSİ
7DENIZ – Haber Linki İçin Tıklayın !
DemirHindi
13 Mayıs 2025 – 12:44