Yunanistan’la yaşanan gerginlikler gündemi epey meşgul ediyor. Girit’te bulunan Yunan S-300 silah sistemi üzerinden havadaki jetlerimize radar kilidi atılması ve yabancı bandralı Türk sahipli sivil bir gemiye ateş açılması çok ciddi olaylar. Bunlar kuşkusuz düşmanca hareketler. Ancak dikkatimi çeken konu; güney sınırlarımızın ötesinde ABD destekli terör örgütünün eylem ve saldırılarıyla birlikte Ege Denizi’nde yaşanan provokasyonların da artmaya başlaması. S-300 meselesine ABD’den tatmin edici bir ses çıkmadı. Gemi olayı ise daha da ilginç ögeler barındırıyor. Anatolian ismindeki gemi, Mavi Marmara olarak bilinen yolcu gemisinden bozma bir RORO gemisi. Ancak bu gemi olayında temmuz ayına dönük açıklanması gereken bazı noktalar olduğu kanaatindeyim. İşi paranoyalara getirmeden ve sadece olguları dikkate alarak duruma şöyle bir bakalım.
Bir Amerikan açık kaynağında 21 Temmuz itibarıyla Anatolian gemisi hakkında ilginç bir haber yayınlandı. Aynı haber, aynı tarihte Amerikan Merkezi Kuvvetler Komutanlığı’nın (CENTCOM) resmi Twitter hesabından da verildi. Amerikan donanmasının Aden Körfezi’nde mahsur kalan denizcilere yardım ettiğine dair bir başlık atılmış. Haberde Anatolian’ın Türk bayraklı ve Somali açıklarında hareketten sakıt bir durumda bulunduğu belirtiliyor.
Habere göre 18 Temmuz’da Anatolian gemisi ‘‘MAYDAY’’ yani bir tehlike çağrısı yayınlıyor. İlk olarak Aden Körfezi’nde rutin bir görevde olduğu belirtilen USNS Wally Schirra (T-AKE 8) isimli 25 bin tonluk yardımcı sınıf bir Amerikan lojistik harp gemisi yardıma gidiyor. Gemi, kuru yük ve cephane gemisi olarak tanımlanmış. Habere göre bu gemi Anatolian’a teknik destek ile su ve yiyecek ikmali sağlıyor.
20 Temmuz’da ise görevi diğer bir Amerikan lojistik destek gemisi olan 40 bin tonluk USS Lewis B. Puller (ESB-3) devralıyor. 21 Temmuz’da ise görev tamamlanıyor.
5.Filoya bağlı olan bu gemiler, Amerikan Merkezi Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) sorumluluk sahasında görev yapıyorlar.
Denizde her şey başa gelebilir. Seyir esnasında yardım isteyen bir gemiye, en yakında bulunan diğer bir gemi mutlaka destek sağlar. Seyrüsefere elverişli sularda tehlikeye uğramış bulunan su aracı veya eşyanın kurtarılması için yapılan her fiil bir kurtarma ise bu da bir kurtarma faaliyeti. Bu gayet normal. 1910 Brüksel ve sonrasında 1989 Londra Sözleşmeleri (Salvage 1989) kapsamında da bu durum akdedilmiştir. Amerikan ya da başka ülke gemilerinin Aden Körfezindeki arama kurtarma sahaları içinde kıyı ülkelerinin arama kurtarma faaliyetlerine katkıda bulunuyor olması da normal.
Ancak, sağlı sollu sıkıştırılmaya çalışıldığımız bir ortamda; her gördüğümüz normal karşısında bile temkinli olmak gerekiyor.
Amerikan gemilerinin, haberi bir kıyı istasyonundan mı aldıkları yoksa otomatik tehlike sinyalini kendilerinin alıp akabinde yapılan MAYDAY çağrısına mı cevap verdiklerini bilmiyoruz. Anatolian gemisi MAYDAY’i verirken belki de bu gemilerle görsel bir temas içerisindeydi.
Anatolian’ın elektrik sorunu olduğu belirtilse de bu anlamda tehlike mesajı yayımlayacak kadar hangi ağır teknik problem ya da aciliyet karşısında yetersiz kalındığı haberden pek anlaşılmıyor. Ana makinaları ve/veya yardımcı makinaları (jeneratörleri) çökmüş olabilir. Su ve erzak yardımı da aldıklarına göre ne kadar zaman denizde bu şekilde kaldıkları da tam net değil. Üstüne bir de deniz ve hava şartları zorladıysa sıkıntıya girmiş ve deniz haydutlarının olası bir saldırısının endişesini de yaşamış olabilirler.
Haberden geminin yedeklenmediği anlaşılıyor. Ancak hangi nedenden dolayı ikinci bir yardım gemisinin gönderildiği ve teknik destek boyutunun ne olduğu da anlaşılmıyor.
21 Temmuz’da yayınlanan haberde geminin Türk bayraklı olduğu belirtiliyor. Eğer öyleyse uluslararası boyutta ülkemizle ilişkili arama kurtarma faaliyetlerini de takip ve koordine eden Ana Arama Kurtarma Koordinasyon Merkezi’nin elinde yeterli bilgiler olabileceğini düşünüyorum.
Bütün bunlar tesadüflere bağlı normal olaylar olabilir. Sadece bu bilgilerden hareketle, şimdilik, farklı sonuçlar çıkarmak elbette sağlıklı olmayacaktır.
Ama günümüzün istihbarat ve güvenlik paradigmaları kapsamında; CENTCOM sorumluluk sahasında yapılan kurtarma ameliyesinden 50 gün sonra, arada bayrak değişimiyle birlikte, geminin Yunan taciz ateşine maruz kalmasını da dikkat çekici buluyorum. Ateş açılması rastgele yapılmış bir harekete benzemiyor. Neden?
Çünkü, PKK/PYD terör örgütüyle sözde tatbikat yapan ve bir teröristin etkisiz hale getirilmesinin ardından resmi Twitter hesabından baş sağlığı dileyen bir CENTCOM var ortada. Diğer tarafta da Yunanistan’ın savunmasını devralmış gibi görünen bir EUCOM var. Bu nedenle kurtlar sofrasında birçok hipotezi düşünüp değerlendirmek gerekiyor.
Örneğin bu gemi; kurtarma ameliyesi ve sonrasında izlemeye alınarak Ege’de hırgür çıkartacak bir projenin parçası mı yapılmak istendi? Gemi olan bitenden habersiz kurban seçilirken; geminin geçmişini ve kirli paslı görüntüsünü ‘‘dur dedim durmadı’’ mizansenine uygun görmüş olabilirler. Kesin bir cevap vermek şimdilik güç. Bunu zorlama bir sonuca götüren bir soru gibi düşünenler olabilir. Ben ise bunu bir hipotez olarak bir kenarda durmasından yanayım.
Sonuç olarak, karasuyu içinde ya da dışında mı ateş açıldı tartışmaları elbette önemli ama bir yerden sonra bir anlamı kalmıyor. Adam geldi ve yabancı bayraklı da olsa Türk sahipli bir gemiye ateş edip isabet ettirdi. Ciddi anlamda tavır almaya başladı. Oyunu bozmak için yapılacakları artık buna göre düşünmek gerekiyor.
Alp Kırıkkanat
Kaynaklar:
‘‘U.S. Navy Ships Assist Stranded Mariners in Gulf of Aden’’, US Navy’s Military Sealift Command’’, America’s Navy, 21 Temmuz 2022, https://www.msc.usff.navy.mil/Press-Room/News-Stories/Article/3102800/us-navy-ships-assist-stranded-mariners-in-gulf-of-aden/ (Son Erişim Tarihi: 12 Eylül 2022).
U.S. CENTCOM, 21 Temmuz 2022, https://twitter.com/CENTCOM/status/1550140277884682241 (Son Erişim Tarihi: 12 Eylül 2022).
U.S. CENTCOM, 24 Temmuz 2022, https://twitter.com/CENTCOM/status/1551057407882760194 (Son Erişim Tarihi: 12 Eylül 2022).
USNS WALLY SCHIRRA (T-AKE 8), Naval Vessel Register N.V.L, https://www.nvr.navy.mil/SHIPDETAILS/SHIPSDETAIL_AKE_8.HTML (Son Erişim Tarihi: 12 Eylül 2022).
USS Lewis B. Puller (ESB 3), Navy Site, https://www.navysite.de/esb/esb3.htm (Son Erişim Tarihi: 12 Eylül 2022).
Kayıhan, Şaban, Prof.Dr., ‘‘Deniz Ticaret Hukuku’’, sayfa 276, 277, 281, Umuttepe Yayınları, 2.Baskı, İstanbul, 2021.
17 Ekim 2020 tarih ve 31277 sayılı Resmî Gazete’de yayınlanan ‘‘Deniz ve Hava Araçları Kazalarında Arama Kurtarma Yönetmeliği’’, Madde 4, (1). Fıkra, a) Bendi.