Yelkenli teknesiyle dünyanın etrafını dolaşan ilk Türk Sadun Boro, 94’üncü doğum gününde Rahmi M. Koç Müzesi’nde hatırlandı. 3 yılda tamamladıkları dünya seyahatiyle Türk sivil denizciliğinde yeni bir çağ başlatan Sadun ve Oda Boro’nun kızı Deniz Boro, ” 8 yaşındayken çıktığımız Atlas Okyanusu seyahatinde en çok Bermuda Şeytan Üçgeni denilen bölgeden korkmuştum. Korkularımı yenmemi ve denizi severken hayata bağlanmamı sağlayan babamın kitaplarının deniz kültürüne katkı sağladığını düşünüyorum” dedi. Amiral Cem Gürdeniz, Atatürk’ün tanımladığı denizcilik ülküsünü Sadun Boro’nun gerçekleştirdiğini belirtti.
5 kişi uğurladı 50 bin kişi karşıladı
Türk denizciliği için bilinmezliklerle dolu bir yolculuğa çıkmak için 22 Ağustos 1965 günü Caddebostan’dan yelken açan Sadun ve Oda Boro, dünya seyahatlerini 15 Haziran 1968 tarihinde tamamlamışlardı. 5-6 arkadaşlarının uğurladığı Boro çifti, 3 yıl içinde Necati Zincirkıran’ın yazı dizisiyle Türkiye’nin en tanınan denizcileri olmuştu. 10,5 metre boyundaki Kısmet yelkenlisi Türk denizciliğinin sembolü olurken, İstanbul Valiliği’nin resmi töreniyle karşılanan Sadun-Oda Boro çifti, yüzlerce teknenin eşliğinde şehre dönmüştü.
Dünyayı dolaştığı KISMET yelkenlisi önünde
1 Kasım 1928’de dünyaya gelen ve 87 yaşındayken hayatını kaybeden Türk denizcisi Sadun Boro, dünyayı dolaştığı ve Rahmi M. Koç Müzesi’nde sergilenen yelkenlisi Kısmet’in önünde anıldı. Hamit Naci Mavi Vatan Vakfı ve KÜDENFOR(Koç Üniversitesi Denizcilik Forumu) Kurucu Başkanı Amiral Cem Gürdeniz’in, Sadun Boro’nun yazar ve doğa savunucusu yönünün anlatılması için düzenlediği etkinliğe Klasik Tekneler Platformu, Hamit Naci Mavi Vatan Vakfı ve Boğaziçi Deniz Kültürü Platformu üyeleri katıldı.
Deniz Boro’nun Bermuda Şeytan Üçgeni korkusu
8 yaşındayken anne ve babasıyla Atlas Okyanusu’nu geçen Deniz Boro, “1977 yılında ikinci dünya seyahati planıyla yine Kısmet ile denize açıldık. Atlas Okyanusu’nu geçerek Güney ve Kuzey Amerika’da, Antiller ve karayip Adaları’nda dolaştık. 2 yıl boyunca içimdeki çocukluk coşkusuyla anne ve babamın bana aşıladığı deniz tutkusunu harmanladım. En zorlu fırtınalarda bile güçlü olmayı ve umudunu yitirmemeyi babam öğretti bana. Şimdi ondan kalan kitapların denizcilere ve gençlere ilham olması için çabalıyorum” dedi.
Atatürk’ün milli ülküsünü tam anlamıyla uyguladı
Sadun Boro’nun Türk amatör denizciliğinin deniz feneri olduğunu belirten Emekli Amiral Cem Gürdeniz ise, “ 1 Kasım 1937 günü Atatürk, T.B.M.M. açılışında ‘Denizciliği Türk’ün milli ülküsü yapmalıyız’ demişti. Sadun Boro, bu sözler söylenirken 9’uncu doğum gününü kutluyordu ve bu sözün tam hakkını veren bir denizci olacaktı. Türk denizciliğinin kaderini değiştiren Sadun ve Oda Boro’yu bir kez daha anarken, Mavi Vatan doktrininin toplum tarafından daha iyi anlaşılması için arkasında bıraktığı yazılı eserlerin okunmasını çok önemli buluyorum” dedi.
Pupa Yelken, Fora Yelken
Kültürel antropolog Dr. Ümit Hamlacıbaşı, Sadun Boro kitaplarının denizcilik anlayışı kadar sosyal bilimler açısından da önemli bilgiler içerdiğini belirtti. Dr. Hamlacıbaşı, “Sadun Boro sadece seyyah ve seyahat yazarı değil, deniz gibi hareketli bir alanda kaşif yönünü başarıyla ortaya koyan bir kişiydi. Onun eserlerinde deniz kültürünün tüm güzelliklerini ve insan-doğa ilişkilerini görmek mümkün” dedi. Sadun Boro’nun torunu Suyla Polat’ın klasik gitar eşliğinde gerçekleşen etkinlikte; Bir Hayalin Peşinde, Pupa Yelken, Fora Yelken, Kısmet’in Dümen Suyunda isimli kitapları tanıtıldı. Sadun Boro’nun ilk deniz seyahatini anlattığı Bir Hayalin Peşinde isimli kitapta etkinlikte sunuldu.
Gökhan Karakaş {Milliyet}
DENIZKARTALI Haber Portalı – https://denizkartali.com/iyi-ki-dogdun-sadun-abi.html