117 Yıl Sonra Reval Görüşmesini Hatırlamak

17 yıl önce 9 Haziran 1908 günü İngiltere kralı ve Rus  çarı Baltık Denizi liman şehri Reval’de buluştu. Bu tarihi buluşmada kıta Avrupa’sında İngiltere’ye büyük rakip olan Almanya’ya karşı ittifak sisteminde Fransa’dan sonra Rusya’nın da Londra’nın yanına çekilmesi hedeflenmişti. Bu görüşmede Ruslara yaklaşmakta olan büyük savaşta İngiltere’nin yanında olmaları karşılığında başta Makedonya olmak üzere Osmanlı topraklarında ve Boğazlar bölgesinde nüfuz alanları elde etmeleri teklif edildi. Bu görüşme çöküş dönemini yaşayan Osmanlı’nın ölüm fermanıydı. Altı yıl sonra birinci Dünya Savaşı çıktı. Osmanlı’nın Almanya’nın yanında savaşmaktan başka  çaresi yoktu. Reval görüşmesinin duyulması özellikle Selanik ve Makedonya’da başta İttihat Terakki  Cemiyeti olmak üzere büyük tepki yarattı. Pek çok tarihçiye göre Reval görüşmesi II. Meşrutiyet ilanının da sebepleri arasında. Reval’in hedefleri Rus devrimi nedeniyle tam olarak gerçekleşmedi. Lenin büyük toprak kayıpları ile tüm cephelerden geri çekildi. Ülkede batı destekli iç savaş çıktı. Türkler de Almanların yanında savaşı kaybedip işgale uğradılar. Ancak Mustafa Kemal tarih sahnesine çıktı. Kaderin tokadı olsa gerek bu kez Reval’in tam aksine Türkler ve Ruslar İngiltere ve vekillerine karşı savaşmak için işbirliği yaptı. Rusya’dan tedarik edilen 300 bin ton cephane ile Kurtuluş Savaşı kazanıldı. Bugüne kadar Atatürk sonrası dönemde Türkiye hakkında pek çok Reval kararları alındı. Bugün de şüphesiz aleyhimizde pek çok gelişme yaşanıyor. Bugün, küresel ekonomi ve jeopolitik dengelerin alt üst olduğu bir konjonktürde Suriye’den İran’a; AB’den NATO’ya; israil’den  Kürecik Radarına ; Mavi Vatan’dan kukla Kürdistan ve Doğu Akdeniz’e kadar pek çok alanda yeni Reval’leri def etmenin tek reçetesi  Kemalist Türkiye gerçeğinden geçmektedir. Dışarıdaki devasa anafor ve içerdeki parçalanmış iç cephe konjonktüründe bizi bu zorlu dar boğazdan geçirecek tek rota Atatürk gibi düşünmektir.

https://mavivatan.substack.com/p/117-yl-sonra-reval-gorusmesini-hatrlamak

Cem Gürdeniz